İdris Ortakaya

Demirel'e çok abartılı tören yapıldı

İdris Ortakaya

Süleyman Demirel, Allah rahmet etsin, Türk siyasi hayatına fotör sapkası ile damgasını vurmuş bir siyaset adamı. Uzun yıllar, Başbakanlık yapmış ve daha sonra Cumhurbaşkanımız olarak da görevini tamamlamıştır.
Elli yıllık geçmişimizi çok net bir şekilde hatırlamaktayım. Rahmetli Menderes, askeri cunta tarafından idama mahkum edildi ve asıldı. İşlediği suçlar idamı gerektiren suç olsaydı, Demirel 'de, Özal da onar defa idam edilmeliydiler. Bir hiç uğruna idam edilen Menderes'in katilleri İlahi Adalete hesap vereceklerdir. Ülkemizde yaşanan bu talihsiz olaydan sonra, her gelen lider kendisini Menderesin devamı gibi göstererek seçmenlerden oy almışlardır. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'da Menderes hayranıdır.
Menderes'ten sonraki liderleri gözümüzün önünden geçirelim. İsmet Paşa, Ecevit, Demirel, Evren, Özal, Türkeş, Erbakan, Gülen, Yazıcıoğlu, Çiller ve Erdoğan. Eşantiyon Başbakanları ve Cumhurbaşkanlarını saymıyorum. Bu liderlerin hepsi bu ülkeye damgasını vurmuş insanlardır. Bunlar günah ve sevaplarıyle değerlendirilmeli, artı ve eksileriyle ortaya konulmalıdır. Eserleriyle anılmalıdır, hizmetleri ile hatırlanmalıdır. Kötülükleri ile lanetlenmelidirler.
Sıraladığım liderlerin içinde, hayatta olan iki isim var. Birisi Çiller, derin devletin Başbakanı, yüzlerce faili meçhul cinayetlerin kara kutusu, diğeri Cumhurbaşkanımız Erdoğan'dır. On bir tane liderin içinde kaç tanesine rahmet, kaç tanesine, minnet, lanet ve şükranlarımızı sunabiliriz.
Faşist lider Kenan Evren'in cenazesine hiç bir siyasi parti ve halktan hiç kimse katılmadı. Lanetle anıldı. Camide de protesto edildi.
Liderlerin bir kısmı ideolojik liderlerdir. Bunlar, ülkede kardeşi kardeşe kırdıranlar olarak anılırlar. Bir kısmı ise taş taş üstüne koymamış olanlardır. İçlerinde dört icracı lider vardır. Bunlar, Menderes, Demirel, Özal ve Erdoğandır.
Menderes, Dünyaya bakmamızı ve dünyayı görmemizi sağlamıştır.
Demirel, Avrupa ve Asya kıtasının bağlantısını sağlamış ve barajların yapımına öncülük etmiştir.
Özal, ülkemizin çağdaş dünya ile entekrasyonunu sağlamış ve bir çok hizmetlere imza atmıştır.
Erdoğan bunların yaptıkları hizmetlerin tamamının en az on katını yapmış ve halen yapmaya devam etmektedir.
Bundan sonra da liderler gelecektir.
Sırası gelenler gidecek, yeteneği olanlar gelecek.
Bazen de hiç bir yeteneği olmadığı halde lider pozizsyonunda gelenler olacaktır.
Son elli yıl içinde vefat eden liderlerden, en görkemli cenaze törenleri, Ecevit'e, Türkeş'e, Yazıcıoğlu'na, Özal'a ve en son Demirel'e yapılmıştır.
Bunlar bu görkemli törenleri hak etmişlermiydi bilemem, onu okurlarımın taktirine sunuyorum.
Demirel'in bu kadar büyük ve görkemli töreni haketmediği kanısındayım.
Artıları var elbette, eksileri bence daha çoktur.
Çünkü" altı defa gittim, altı defa geldim" ifadesi kendisine aittir.
Yani, şamar oğlanı derler böylelerine. Direnememiş, cuntacılara teslim olmuş ve onların istedikleri istikamette gitmiş, gelmiş. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının asılmasına CHP'lilerle birlikte onay vermiş. Böyle birisine bu kadar görkemli bir töreni uygun görmemekteyim.
Gelen gidiyor, bu dünya hiç kimseye kalmıyor.
Tek kalan, bu ülke için hizmet eden her lider halkımız tarafından minnet ve şükranla anılacaktırlar. Bu ülke için taşı taş üstüne koyanlar unutulmayacaklardır. Giderken kimse bir şey götüremiyor. Hiç ölmeyecek gibi dünya malına tamah edip haksızlıklar yapan aç gözlüler bilmeliler ki bir gün ölümü tadacaklar.
Hem halkının taktirini kazanmak, hem de Allah'ın rızasını kazanmak varken, dünya hırsı ile hareket etmenin bir mantığı olabilir mi?
Başta liderlerimiz olmak üzere, tüm insanların, halkın taktiri ve hakkın rızasını kazanmaları dileği ile saygılarımı sunarım.

Yazarın Diğer Yazıları