İdris Ortakaya

Basın sonuna kadar özgür olmalı

İdris Ortakaya

Basın diye piyasada varlığını sürdüren, Medya patronlarının piyonu olan gazetelerin cepheleşmiş olmaları, basın adına utanç verici bir durumdur.

Muhalif ya da yandaş basın ayrımı yapmadan her iki tarafı da şiddetle kınıyorum.
Bunun adına basın denmez, rantçıların savaşı denir.
Basın kendi üzerine düşecek görevleri yapmakla yükümlüdür.

Kimsenin silahşörlüğünü yapmak basına düşmez.
Anayasa güvencesi altında olan, basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, eleştiri özgürlüğü gibi hakların sonuna kadar kullanılması basının hakkıdır.

Bu özgürlüklerden ne anlıyoruz?
İnsanlara hakaret etmek mi?
Küfür etmekmi?
İfade özgürlüğü adı altında; Fransada, bir derginin, dünyada milyonlarca insanın kutsalı olan bir dinin peygamberine yaptığı hakarete ifade özgürlüğü denebilir mi?

Bu anlayış ifade özgürlüğü değil terörist bir yaklaşımdır.
Terör yalnız silahla yapılan saldırı olarak değerlendirilmemeli... Terör, sözlü de olabilir.
İslam dininin peygamberine yapılan bu çirkin saldırıyı yapanlar canları ile bedel ödediler.

Ben hem silahlı saldırıyı hem de peygambere yapılan hakareti terör olarak değerlendiriyorum.
Basınımızın, bir takım terörist yazarları, çirkin davranışlarını sergilemekten çekinmemektedirler.
Alabildiğince militanca davranan bu kalemşörlerin, silahşörlerden ne farkı var?
İnsanlara küfür edeceksin.

Hakaret edeceksin.
Adına da ifade özgürlüğü diyeceksin.
Çok ayıp, çok yakışıksız bir yaklaşım biçimidir bu…
Böyle basın özgürlüğü olmaz olsun.

Hükümetin kendisine karşı olan basına karşı, bir yandaş basın oluşturması, yanlışa yanlışla cevap vermesidir.
Bunu yapacağına, basınla ilgili iyileştirmeleri ve revizyonları yapmış olsaydı, daha doğru bir iş yapmış olurdu.
Basın şu andaki yapısı ile bir yanlışın içindedir.

Basını bu yanlıştan kurtarmak yine de hükümete düşen bir görevdir.
Yerel basın yetim evlat gibidir.
Devlet, yerel basına destek vermelidir.

Yerel basın çok zor şartlar içinde yaşamını sürdürme mücadelesi vermektedir. Şimdiye kadar medya patronları, hükümet kurup, hükümet yıkmış olmalarından dolayı, hükümetler medya patronlarının dümen suyuna girmişlerdir.
Yeni Türkiye'de BASIN DA YENİLENMELİDİR.
Basın, her yönüyle ele alınıp yeniden yapılandırılmalıdır.

Ahlaklı, namuslu, kimseye hakaret etmeyen. kimseye küfür etmeyen, eleştirisini çekinmeden yapan, ifade özgürlüğünü sonuna kadar kullanan bir YAPI, EN DOĞRU YAPIDIR.
Anadolu Basın ve Yayın Birliğinin bir temsilcisi olarak şunu ifade etmek isterim ki; BİZLER, Türk basını ile ilgili sorunların çözümü doğrultusunda hükümetle her türlü diyaloga girmeye hazırız.

Basın para babalarının elinden alınarak, gerçek basın mensuplarına devredilmelidir.
Dört tane patron değil, yüz binlerce gazeteci, radyocu ve televizyoncu desteklenerek, TEKELCİ MEDYA SONA ERDİRİLMELİ, BU YAPI ESKİ TÜRKİYE'DE KALMALIDIR.

Yazarın Diğer Yazıları