Hikmet Aksoy

Ulus heyecanı ve demokrasi iklimi...

Hikmet Aksoy

Henüz tarihi açıklanmadı. Yerel seçimler için kimileri Mart 2019'u işaret ediyor.

Kimileri de "Erken seçim olacak" diyor.

Farkındasınızdır elbet, yıllardır "seçim zinciri"ne bağlanmış bir ülkede yaşıyoruz.

Al aşağı seçim...

Kaldır kolları yukarı seçim... Bitmeyen bir horon sanki.

Niçin?..  

Siyasetçi kazansın...

Ülke?..

***

Gelecek üzerine "gez-göz-arpacık" yapıp isabetli atış yapmayı bir türlü akıl edemiyoruz.

Bu da bizim siyaset hünerimiz mi dersiniz?

Örneğin, 2023 hedef oluyor... Ki doğrudur. Cumhuriyet'e kavuşumuzun 100. yılı...

2071 de hedef seçiliyor. Malazgirt Zaferi, 1000. yıl malum...

Ama, daha önde bulunan hedefler "gez-göz-arpacık" hedefine girmiyor, nedense...

Miyop  muyuz?

Tıbbi anlamda değil de; "siyasal miyop"luk mu yoksa bizimkisi?

Şurada 2019 yılına ne kaldı?

"Karagün" olarak İzmir'in düşman tarafından işgalinin 100. yılı 15 Mayıs 2019'da...

O işgali ulusça anımsayıp, o günlerin "ulusal heyecanı"nı bugüne taşıyarak birlik/beraberlik ruhunu niçin yeniden yaşamayalım?

Niçin dış dünyaya bu bütünlüğümüzü göstermeyelim.

Rahmetli öğretmenim, Erzurum Kongresi delegesi, Kongre tutanaklarını yazan kişi Trabzon/Vakfıkebir delegesi Kellecizade Abdullah Hasip (Ataman) Bey'in ifadesiyle "Cumhuriyet'in ilk temellerinin atıldığı Erzurum Kongresi"nin 100. yılı 23 Temmuz 2019...

Sivas Kongresi'nin açılışının da...

Mustafa Kemal Paşa'nın Ankara'ya gelişinin 100. yılı 2019...

Bu önemli/anlamlı günleri ulusal bir heyecanla tekrar yaşasak nasıl olur?

 

Olsun, ama önce 2019'da yerel seçim var!

Öncelik siyaset ve de siyasetçinin kazanması...

Bir Allah kulu çıkıp da sözünü ettiğimiz tarihleri anımsatmıyor.

Siyaset... Siyaset... Siyaset...

Geldiğimiz nokta ortada...

"Zayıf" dolu bir karne... Siyaset tezgahı kurmak ve bu tezgahta yurttaşa hizmet sunmak öyle kolay iş değil.

Önce bürokrasi deneyimi ister. Bitmez-tükenmez bir yurt sevgisi, insan sevgisi, hizmet aşkı ister.

Herşeyden önce de bilgi ister.

Dünyayı tanımak gerektirir ayrıca.

Siyaset elbette bir heyecan işidir. O heyecanın ulus ve ülke sevgisinden kaynaklandığını hepimiz biliriz. Bu heyecan bir gemi kaptanının pusulası gibi hiç şaşmaz olması gerekir.

"Çok partili dönem"e, yani demokrasiye geçişimizi yaşamış bir kişi olarak "ulusal birlik/bütünlük"le  o demokrasi heyecanını yeniden yaşamalıyız. 

Bunun için öncelikle "Seçim Yasası"nı ve "Siyasal Partiler Yasası"nı demokratikleştirerek ülkede demokrasinin ılıman iklimini yaratmalıyız.

Yazarın Diğer Yazıları