Hikmet Aksoy

Gazeteler, 'gazete mezarlıkları', gazeteciler...

Hikmet Aksoy

Yirminci yüzyılın başında Trabzon'da canlı bir basın yaşamı olduğunu kimi kaynaklardan biliyoruz. Biliyoruz, ama henüz bilemediğimiz pek çok konu için de kaynak araştırıyoruz. Bu durum, sadece Trabzon için değil, hemen her il için geçerli...     

Özellikle basın tarihi açısından geçmişe yönelik araştırma yaparken bilgi kaynaklarının ya ihmalden, ya da bilmemezlikten kaybolup gittiğine şimdilerde tanık oluyoruz. Üzülüyoruz.

Trabzon'da "İntikam" adıyla Türkçe, Arapça, Rumca, Ermenice, Fransızca,  Müsevice ve Süryanice olmak üzere günlük resimli mizah gazetesi yayımlamak isteyen Tatarzade Akif Efendiye izin verildiğine ilişkin Osmanlı arşivlerinde kayıt var. Tarih: 4 Mart 1909.

Adı kimi konuları çağrıştıran bu ilginç mizah gazetesinin yayın hayatı ile buluşup buluşamadığını maalesef bilemiyoruz. Bir mizah gazetesi düşününüz "günlük" yayımlanacak... Artı,  başta Türkçe olmak üzere çıkacak, ayrıca  6 dilde daha sayfalarında mizaha yer verecek.

Böyle bir gazetenin değil Trabzon'da; İstanbul'da -bugün bile- çıkmış olması büyük bir gazetecilik olayı olur kuşkusuz.

Ama ne yazık ki; böyle bir mizah gazetesinin çıktığına ilişkin başka bir bilgimiz yok.

Yüz kırkyedi yıllık geçmişi  olan Trabzon basın tarihinde bildiğim kadarıyla şimdiye değin  iki kez "Karadeniz" adıyla gazete yayımlandı. Bunlardan ilki,  10 Aralık  1908 tarihinde "Osmanlı teb'asından Yanko Yovanidi" adındaki kişi Trabzon'da haftada bir ya da iki kez olmak üzere "Bahri Siyah" (Karadeniz) adıyla Türkçe bir gazete yayınlama isteğinde bulunup Dahiliye Nezaretine (Bakanlığı'na) başvurmuş. "Bahri Siyah" gazetesinin çıktığına çeşitli kaynaklarda rastlıyoruz.

Bugün Trabzon'da günlük olarak okurlarıyla buluşan "Karadeniz" gazetesi ise 1979 yılında bir grup aydın M. Şamil Ekinci-Utku Bozoğlu  ve arkadaşlarının elele vermesi sonucu haftalık olarak yayın dünyasıyla buluştu.

1918'de ülke ufuklarında kara bulutların dolaştığı günlerde Trabzon'da geleceğin karanlığına, esaretine, yurtsuzluğuna karşı durmak, mücadele vermek için Rahmetli Faik Ahmet Barutçu ve arkadaşları  "İstikbal" gazetesini çıkardılar. Şimdi yayımlanır olsaydı, iki yıl sonra 100 yaşında gazeteleri olacaktı Trabzonluların... Ne büyük övünç olurdu şimdi.

Yurdumun çeşitli illerinde yaşamları yüzyıla yaklaşan gazetelerimiz var. Adana'da "Yeni Adana", Antalya'da "Antalya", Kırklareli'de "Yeşilyurt", Urfa'da, Bartın'da "Bartın", Giresun'da "Yeşil Giresun", Kayseri'de"Ülker", Elazığ'da "Turan"...

Demem o ki, yerel basın yaşaya geldiği sıkıntıları, sorunları artık aşma noktasında bulunuyor. Ya bu noktadan öteye varmak/ulaşmak için kendini yenileyip/örgütlenip güç kazanıp yoluna yeniliklerle devam edecek, ya da bu koşulların devamında kaybolup gidecek...

Gönül, Anadolu ve Trakyadaki gazetelerin kendilerini hem yayıncılık anlayışı, hem de gelişen teknolojik olanakları kullanarak yenilenip geleceğe koşmalarını, 100 yıl yayın mutluluğunu yaşamalarını arzuluyor.

Tabii ki, bu gelişmeleri izleyip, yenilikleri gazetelere yansıtacak, uygulama alanı yaratacak, üyelerinin mesleksel ve ailevi kimi sorunlarına çözüm olacak çağdaş gazeteci cemiyetlerine de ihtiyaç var bu arada.

Yoksa; Anadolu'da, Trakya'da "gazete mezarlıkları" dünden bugüne, yarına artıp gidecek.

Yazarın Diğer Yazıları