Avrupa'yı kaybediyoruz gibi...

BRÜKSEL - Avrupa basını ağız birliği yapmış durumda... Türkiye'deki iktidar partisinin Hollanda ve Almanya'da düzenlemek istediği halkoylaması bilgilendirme/propaganda toplantılarına izin verilmeyişi ve ardından gelişen olaylar;  Avrupa basınında başköşede yer almaya devam ediyor.

Kimi Hollanda ve Almanya gazeteleri gelişen olayları manşetten vererek ne denli önemsediklerini gösteriyor.

Tabii ki, objektif bir bakış açısı yok ortada...

Kişiler üzerinden hareketle Türkiye'yi karalama...

 Zaten her zaman böyle bir fırsatı bekliyorlar, karalama yapmak için... Dahası AB'ye almama bahanesi yaratmak için...

Bundan daha geçerli bir karalama fırsatı bulamazlar her halde...

 Hollanda polisi bir yerlerden emir almışçasına demokratik kuralları aşan bir hırçınlıkla, gestapo vari bir tutumla olayları izleyen ve kınayan Türklerin üzerine köpek salma, onları ısırtmak anlayışsızlığını sergiledi.

Üstelik köpeklerin ısırmasıyla mağdur olanlardan "çifte yurttaşlık" yani, hem TC, hem de Hollanda yurttaşı olanlar var.

 Hollanda son olaylarda "Hem suçlu, hem de güçlü..." pozisyonunu/oyununu oynadığının acaba farkında mı?

 Evet, Türk Hükümetinden bir bayan bakan,  öyle ya da böyle Hollanda'ya girmişse, bu girişi yasal değilse; Hollanda hükümeti bu yasa dinlemezliği - ki sanmıyorum- diplomatik yollardan çözecek yerde, tamamen polisiye önlemlere başvurması olayların başlangıcı oldu.

Kaldı ki; AB ülkelerinde sınırlar kalktığı için, öyle kontrol falan da yok artık. Bin arabana istediğin gibi dolaş...

Son olayda "açıkgöz/uyanık Hollanda yönetimi" Türk bayan Bakanı Avrupa'ya gelişi anından itibaren adım adım izlediği/izlettiği anlaşılıyor ki, Hollanda'ya girişinde hemen ablukaya alındı.

 Ardından olaylar sökün etti. Bugünkü üzücü noktaya gelindi.

Avrupa'da şimdi -İsveç hariç- Türkiye'yi dışlama rüzgarı esiyor.

Şunu da sormak gerekiyor bu arada: Avrupa'daki yurttaşlarımıza yönelik siyasal propaganda yapılamayacağı yasağı varken; niçin yasal olmayan böyle bir yola başvuruluyor anlamak olası değil.

Bu tutum yasayı bilmemezlik mi?

 O zaman hafızamız ne kadar da zayıflamış meğer... Yasayı çıkar, ama dinleme, çiğne!..

Eh... Buna da pes  yani...

xxx

Görüyorsunuz, yetki verdiğimiz, her türlü maddi ve manevi olanaklarla donattığımız insanlar/vekillerimiz; iş zora/yokuşa sardığında, nasıl da yine yurttaşa topu atıyor, işin içinden çıksın diye...

Ama o da ne? Yurttaşı bu kez de rahat bırakmayıp "akıl vermek" adına bilgiçlik taslamaya kalkılıyor ve herşey berbat oluyor.