'At-Avrat-Silah' sevdası!..
Hikmet Aksoy
Türkiye'de bireysel silahlanmaya karşı yıllardır mücadele veren "Umut Vakfı" 2017 yılı şiddet haritasını açıkladı.
Vakfı'n; basına yansıyan silahlı şiddet olaylarından derlediği rapora göre 2017'de bir önceki yıla göre yüzde 28 artış göstermiş.
Geçen yıl yaşanan 3 bin 494 bireysel silahlı olayda, 2 bin 187 kişi öldürülürken birçoğu ağır 3 bin 529 kişi de yaralanmış...
Yaralanmış diyorum, çünkü "Umut Vakfı"nın düzenlediği "Silahlı Şiddet Raporu"nda "Hastanelere kaldırılan bu yaralıların ne kadarının daha sonra öldüğünü tespit etmemiz mümkün değil" notu var.
Bu arada, Türkiye'deki silahlı şiddet olaylarının sadece basına yansıyanının Vakıfça değerlendirmeye alınabildiğini de ayrıca belirtelim.
Raporda ürkütücü bir başka not var. O da; son üç yılda yaklaşık yüzde 61 artışla 3 bin 494 bireysel silahlı olay medyaya yansımış...
Vakfın 2017 suç-şiddet haritasında Marmara Bölgesi en çok suçun işlendiği bölge olmuş. İstanbul (351 olay), -tabii ki- birinci, Bursa (116) ikinci, Kocaeli (108) üçüncü il olmuş...
Karadeniz Bölgesinde 2017 yılında Samsun'da basına 201 olay yansımış. Geçen 2016 yılına göre bu tür olaylarda yüzde 21'lik bir artış olmuş. Bölgede geçen yıla oranla yüzde 34 artışla ikinci Çorum'da 55 olay; yüzde 19'luk artış ve 44 olayla Trabzon üçüncü olmuş.
Güneydoğu'da basına yansıdığı kadarıyla 421 silahlı şiddet olayı yaşanmış. Bölgenin kalbi konumundaki Gaziantep'te bir önceki yıla oranla yüzde 25 artışla 124 silahlı şiddet olayı yaşanmış. İkinci kent Şanlıurfa'da yüzde 31 artışla olay sayısı 98 olmuş. Diyarbakır'da 71, Adıyaman'da 41, Mardin'de 28, Batman'da 26, Siirt'te 15, Kilis'te 10, Şırnak'ta 8 silahlı şiddet olayı basına yansımış.
Türkiye'de ölüm ve yaralama olaylarında ilk sıralarda İstanbul, Adana, İzmir, Antalya, Gaziantep, Konya, Urfa, Ankara, Bursa, Samsun illeri geliyor.
Böyle bir konuda rakamlarla değerlendirme yapmak elbette sıkıcı ve ilgi çekici değil.
Ama ne yaparsın ki; acı da olsa, utanç verici de olsa gerçeği bilmenin yararına inanırız. Her olaydan, sonucundan ders çıkarmak durumundayız, çünkü...
Türkiye'de ateşli silah taşıyacak kişiler için yasa ile kurallar konulmuş... Saygı duyup ruhsat alan kişiler yanında; kaçak olarak silah taşıyanların daha fazla olduğunu iddia edebiliriz.
Ama bine yaparsın ki; insanımızın üç "at-avrat-silah" tutkusu, onun böyle bir konuda aklını hep çeliyor.
Kendinden çok, silahına güveniyor nedense...
En kötü durum, en kötü eğitimsizlik, işte bu...
Eskiden polis, jandarma zaman zaman silah araması yapar, kaçak silah taşıyan kişilerin kente girmelerini engellerdi. Böyle kişiler arama yapılır korkusuyla sokağa/caddeye silahla çıkamazdı. Şimdi bakıyorsun, sokaklarda/caddelerde silahla karşılıklı olarak birbirlerine tabancayla ateş eden edene...
Neden?.. Bakkaldan/fırından helva-ekmek almak gibi silah satılıyor da ondan.
Silahlı şiddet olaylarının bir nedeninin de denetimsizlik olduğunu unutmayalım.
