Dr. Muhammet Veysel Zortul

Vampir Drakula yaşadı mı?

Dr. Muhammet Veysel Zortul

Devir Fatih Devridir. İstanbul'u alarak Doğu Roma İmparatorluğuna son veren ve böylece bir devri kapatan Fatih Sultan Mehmet, bileği bükülmez bir imparatordur artık. Çıktığı tüm savaşlardan galip geliyor, bir şeyi yapmak veya bir şeye sahip olmak istediğinde zorlanmıyor, ama savaşla ama diplomatik yollarla muhakkak elde ediyordu. Bu yönüyle o günün dünyasında, hem doğu hem de batı milletlerini etkileyen en popüler ve en karizmatik lider şüphesiz Fatih Sultan Mehmet'ti.

 

Fatih döneminde bugünkü Romanya Osmanlı Devleti'ne bağlıydı. Romanya'yı voyvoda adı verilen kişiler yönetiyordu. 1456 yılına gelindiğinde VladDracul voyvoda oldu. Fakat bu voyvoda, diğer voyvodalardan oldukça farklıydı. Vlad, Osmanlı'ya bağlı bir vassal olmak yerine vergi vermemek suretiyle isyan etmek yolunu seçmişti.

 

En önemli özelliği mantıklı hareket etmek olan Fatih, VladDracul'un isyanına hemen karşılık vermedi. Meseleyi diplomatik yollarla çözmenin yollarını aradı ve bunun için de elçilerini isyancı voyvodasına gönderdi. Voyvoda Vlad, elçilerle konuşmak ve krizi yatıştırmak yerine, elçileri sarayının önündeki kazıklara oturtarak korkunç bir şekilde katletti. Böylece bileği bükülmez Fatih'in karşısına, küçük fakat korkusuz bir rakip çıkmış oldu.

 

Olay duyulmuş ve büyük bir şaşkınlık meydana getirmişti. Herkes VladDracul denen voyvodayı merak ederken, Osmanlı elçilerini kazığa oturtması dilden dile, ilden ile yayılmaya başlamıştı. Artık Vlad, sadece batıda değil doğuda da 'Kazıklı Dracul' olarak anılan korkunç bir voyvodaya dönüşmüştü.

 

Meseleyi diplomatik çabalarla halledemeyen Fatih, ordusuyla 1462 yılında harekete geçti. VladDracul, bu büyük orduyla baş edemeyeceğini anlayınca vur-kaçlarla geri çekilmeye başladı. Geri çekilirken de denk geldiği ne kadar savunmasız Türk ve Müslüman varsa hepsini kazığa oturttu. Vlad'ın yerine kardeşi Radu'yu voyvoda tayin eden Fatih, kaçan voyvodayı bırakmak niyetinde değildi.

 

Süratle takibi sürdüren Fatih ve askerleri, yol boyunca gördükleri manzara karşısında adeta şaşkına dönmüşlerdi. Vlad, sadece yetişkinlere değil bebeklere bile acımamış, onları da annelerine bağlı bir şekilde kazığa oturtmuştu. Olaya şahitlik eden devrin kaynaklarına göre, bebeklerin minicik göğüsleri bu kazıklarla parçalanmış ve açılan deliklere kuşlar yuva yapmışlardı.

 

Kaçan Vlad, Fatih'ten kurtulmuş fakat hiç hesaplamadığı bir şekilde Macaristan Kralı Corvinus'a esir düşmüştü. Avusturya ile sıkıntılar yaşayan Macaristan Kralı, Osmanlı Devleti'nin desteğini sağlayabilmek adına Vlad'ı bir süre elinde tuttu. Ancak zaman içinde Kral Corvinus da Osmanlı ile harbe tutuşunca VladDracul'u serbest bıraktı. Yeniden Osmanlı'ya karşı savaşmaya başlayan Vlad, nihayet 1476 yılında öldürülecek ve kellesi Fatih'e gönderilecekti.

 

Yaklaşık 17 yıl boyunca Osmanlı Devleti'ni uğraştıran VladDracul yok edilmiş ve Fatih büyük bir beladan kurtulmuştu. Fakat VladDracul, Osmanlı'ya başkaldırısıyla ve insan öldürmede uyguladığı korkunç yöntemlerle aradan asırlar geçse de hiç unutulmamış, adeta efsaneleşmişti.

 

Avrupa kamuoyu onu gündeminden hiç düşürmemiş ve Vlad, birçok tartışmalara konu olmuştu. Kimine göre o,büyük bir kahramanken, kimine göre ise acımasız bir caniydi. Onu acımasız bir cani olarak ifade edenlere göre, VladDracul sadece Müslümanları değil kendi dindaşlarını dahi kazığa oturtmaktan çekinmeyen bir voyvoda olmuştu.

 

19. yüzyılın sonlarına doğru İrlandalı yazar BramStoker, 'Drakula' adında bir roman kaleme alır. Yazar romanında VladDracul'u konu edinir ve onu tarihi gerçekliğin dışına çıkararak kan emici bir vampir olarak tasvir eder. Roman ilgi uyandırır ve kısa süre içerisinde geniş coğrafyalara yayılır. Sinema ve televizyonun ortaya çıkışıyla birlikte Drakula birçok filme de konu olur ve bir anda tarihi şahsiyet olan VladDracul ile hayal ürünü olan Vampir Dracula birbirine karışmaya başlar.

 

Bugün vampir şeklinde tasvir edilen kan emici Dracula ile Fatih devrinin korkunç Dracul'u arasında herhangi bir bağ yoktur. Fakat Vlad'ın sapkınlık derecesinde uyguladığı canice yöntemler, Yazar Stoker'inkan emici vampir karakteri olan Durakula'ya esin kaynağı olmuş ve onunla büyük oranda örtüşmüştür…

Yazarın Diğer Yazıları