Onu anmak ve anlamak
Cem Altaylı
Üzerinde yaşadığımız ama ne yazık ki hiç kıymetini bilemediğimiz bu nadide Vatan topraklarını bize kazandıran onun zamanındaki devlet liderlerinin her şeyi kaybolmuşken onun cephelerindeki dehası geçmiş ve gelecekle ilgili her konudaki üstün bilgisi ve fikirleri bıraktığı eserler bizlere ışık tutmaya devam eden Mustafa Kemal Atatürk'ün aramızdan ayrılışının bir yıl dönümünü daha geride bırakırken bir çok kesim tarafından pek bilinmeyen bazı taraflarını sizlerle paylaşmak isterim.
M. Şemsettin Günaltay'dan bir anekdot Ata'nın halini şöyle anlatır:
Atatürk'ün denizlerden renk alıp veren gözleri masanın üzerinde serili olan haritaya dikildi beni kolumdan tutarak masanın başına çekip parmağını bir noktaya bastı. Bu kendi elleriyle çizdiği bir haritaydı ve Hz. Muhammed (s.a.v) in bedir cengini adım adım gösteriyordu Hz. Muhammed(s.a.v)'e ve onun peygamberliğine olduğu kadar büyük askeri dehasına da hayran olan Atatürk şöyle diyordu.
Onun hak peygamberi olduğundan şüphe edenler şu haritaya baksınlar ve bedir destanını okusunlar .Hz Muhammed'in bir avuç imanlı Müslüman’la mahşer gibi kalabalık ve alabildiğine zengin Kureyş ordusuna karşı bedir meydan muharebesinde kazandığı zafer fani insanların karı değildir.Onun Peygamberliğinin en büyük delili işte bu savaştır diyerek heyecanlandı .
Münir Hayri Bey’den bir anekdot:
Bir gün üzerinde görüşmeler yapılacak konularla ilgili zevatla Atatürk'ün huzurundayız . Bir ara nerden icap etti bilinmez, Necip Ali Atatürk'e ( efendim Münir Hayri namaz kılar dedi) en yakın dostumun beni bu şekilde takdim ettiğini gören beni sevmeyen o an kovulacağımı zannederek gülüştüler.
Atatürk aramızda şu konuşma geçti.
sahimi
evet paşam
niçin namaz kılıyorsun
namaz kılınca içimde bir huzur ve sükun his ederim
Atatürk demin gülenlere dönerek .
Batmak üzere olan bir gemide bulunsanız her halde yetiş Gazi demezsiniz.
" Yetiş ALLAHIM" dersiniz. Bundan tabi ne olabilir sonra bana dönerek namazını kılmağa devam et , güzel duygularla güzel düşüncelerle ruhu okşayan güzel sanatlarla iç alemini ihya et diye buyurdular.
Atatürk'ün bu sözleri orada bulunan ve demin gülmekte olan gafillerin suratlarına bir tokat gibi inmişti cümlesi büyük bir mahcubiyetle başlarını önlerine eğdiler.
Atatürk'ün ebediyete intikal etmeden bir kaç dakika önce yatağında sağ tarafına döndürülmesinin ve son olarak ifade buyurdukları.
" ALEYKUMÜSSELAM" mukabelesinin pek anlamlı ,sırla dolu gerçeğini ve kime karşı kullanıldığını kavrayabiliyor musunuz. Tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun .
Hoşçakalın.
