Burhan İçgüleç

Verilerle sosyal medya

Burhan İçgüleç

Bir çocuk, akşam eve gelen babasıyla konuşmak ister, sorularını sormak ister. Baba ise elindeki telefonla sürekli meşgul olduğundan “Şimdi olmaz yavrum sonra konuşalım.” diyerek çocuğunu geçiştirir. Yeterli ilgiyi göremeyen çocuk aylar süren ilgisizliğin ardından bir gün babasına:

“Baba ben senin telefonun olmak istiyorum.” der.

Babası şaşkın bir şekilde neden diye sorduğunda, çocuk:

“Çünkü tüm zamanını telefona ayırıyorsun” der.

Toplumların çeşitli dönemlerde sağlık ve ekonomi başta olmak üzere sosyal, siyasal, kültürel alanlarda yaşadıkları sorunlar vardır. Günümüz dünya toplumlarının yaşadıkları önemli sorunlardan biri de bilinçli bir şekilde kullanılmadığı için bağımlılık halini alan kişisel ve sosyal problemlerin ortaya çıkmasına sebep olan dijital bağımlılıklardır.

Peki, nedir o zaman sosyal medya, Web 2,0’ın kullanıcı hizmetine sunulmasıyla birlikte, tek yönlü bilgi paylaşımından, çift taraflı ve eş zamanlı bilgi paylaşımına ulaşılmasını sağlayan medya sistemidir. Ayrıca sosyal medya; kişilerin İnternet üzerinde birbirleriyle yaptığı diyaloglar ve paylaşımların bütünüdür şeklinde tanımlanmaktadır.

Sosyal medya konusunda gerek dünya çapında gerekse ülkemizde birçok araştırmalar yapılmaktadır. Bu verilere göre dünya nüfusunun % 56’sı (4,8 Milyar) internet kullanmaktadır.  % 45’i (3,48 milyar) ise sosyal medyayı günlük 2 ile 6 saat arasında kullanmaktadır.   

Türkiye, facebook ve twiter kullanımında dünyada ilk 10 arasında yer alırken Avrupa ülkeleri içerisinde ilk sırada bulunmaktadır. Ülkemiz İnstagram kullanımı konusunda da dünyada ilk 5 arasındadır.

Türkiye’de her 10 kişiden 8’nin sosyal medya hesabı bulunmaktadır. 15-24 yaş arası gençler ortalama olarak günlük 5 saatini sosyal medya mecralarında harcamaktadır.

Sabahleyin uyandığında ilk iş olarak telefondaki sosyal medya hesaplarına bakanların oranı ise % 87 oranındadır. Akşam yatmadan önce telefonunu kontrol edenlerin oranı da aynı şekilde yüksektir.

Sosyal medya hesabı olanların yüzde 88'i bu alanı fotoğraf paylaşmak, yüzde 79'u takip ettiği kişilerin paylaşımlarına bakmak, yüzde 69'u video paylaşmak, yüzde 66'sı bilgi almak, yüzde 45'i ise video, dizi, film izlemek için kullanıyor.

Her 4 kişiden 1'i, fenomenlerin hesaplarını takip ettiğini belirtirken, bu kişilerin yüzde 28'i de fenomenlerin tanıttığı ürün veya hizmetleri satın alıyor. Her 3 kişiden 1'i de fenomenlerin kıyafet (tekstil) önerilerinin, satın alma davranışlarına etki ettiğini ifade ediyor.

Bu sonuçlardan elde edilen bilgilere baktığımızda sosyal medya, hayatımızın bir köşesinde yer almanın ötesinde günlük yaşantımızın vazgeçilmezleri arasına girmiş durumdadır. Ekmek, su gibi ihtiyaç duyulan bir hal almıştır. Gençlerin bazen internet kotalarının dolduğu ya da wi-fi bağlantılarının kesildiği noktada birbirlerine espriyle karışık söyledikleri “Aç kal.” İfadesi bu tür bir bağımlılığın geldiği son noktayı göstermektedir.

Televizyonu uzun süre izlemenin sakıncalı olduğunu konuştuğumuz bir dönemde yaşıyor iken hızla hayatımıza yer eden ve vazgeçilmezlerimiz arasına yerleşen sosyal medya alanına nereden ve nasıl bakacağız?

Facebook, twiter, İnstagram gibi hesapları üreten ve dünyaya yayan dünya zenginlerinin bu hesapları ya hiç kullanmadıklarını ya da çok sınırlı bir biçimde kullandıklarını düşündüğümüzde sosyal medya hesaplarının görünürlülüklerinin arkasında (background) başka hesapların da olabileceğini görmemiz gerekiyor.

Bir sonraki yazımızda sosyal medya alanının özelde gençler genelde ise bütün insanlar üzerindeki etkilerini yazacağız inşaallah. Kalın sağlıcakla…

 

Yazarın Diğer Yazıları