Cem Öksözoğlu

Urartu bahçeleri

Cem Öksözoğlu

Bugün ki yazımızda Dünya tarihinde bağ ve bahçe alanında önemli yer edinmiş olan Urartulara değinmeye çalışacağız.

Eskiçağ'da gerek Doğu ve gerekse Batı dünyasında bağ ve bahçe sahibi olmak bir gurur kaynağı ve ayrıcalık göstergesiydi. Bu yüzden krallar, beyler, soylular büyük gayret göstererek çeşitli bağ, bahçe ve koruluklar kurmaya özen göstermişlerdir.

Bağ-bahçe kurmaya önem vermiş devletlerarasında Uratuların adlarının en önde sayılabileceğini söylersek yanılmayız. Urartu Kralı İspuini (M.Ö 830-820)döneminden başlayarak Van Gölü havzasında üzüm bağları, meyve bahçeleri, bostanlar kurmaya önem verdikleri bilinmektedir. İspuini'den (M.Ö830-820) 2.Rusa'ya (M.Ö 675-650)değin tüm Kralların bu türden bahçeler kurduğu yazıtlar sayesinde ortaya koyulmuştur.

Yine 5.yüzyıl tarihçisi Khroneli Mouses, Tuşpa kentinin doğu, kuzey ve güney taraflarında birçok meyve bahçesi, koruluk, üzüm bağı ve teraslı bahçelerin olduğundan bahsetmiştir.

Urartu kralları tarafından kurdurtulan bahçeler genellikle kurucusu Kralın adıyla anılmıştır. Örneğin Menua Bağı, Sardur Bağı gibi. Bazı bahçeler Tanrıların adıyla anılmıştır. Mesela ünlü Meher kapı yazıtında İspuini ve oğlu Menua'nın Tanrı Haldi için bir üzüm bağı yaptırdıklarından bahsetmektedir. Ayrıca Saraylı kadınlar ve Soyluların da bu tarz da bahçelere sahip olma hakkının olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin Kral Menua'nın ünlü Şamran kanallarının bitişiğinde Tariria'nın adını taşıyan üzüm bağları olduğu bilinmektedir. Tariria Kral Menua'nın ya karısı ya da kızıdır. Bu konuda bir netlik yoktur.

Yazıtlardan öğrenilen bu bilgilere rağmen Urartu bağ ve bahçelerinin biçim, konum ve içerisindeki yapılarla ilgili fazla bir bilgi yoktur. Ancak yazıtlarda ki bazı bilgilere bakılırsa alan olarak fazla büyük olmadıklarını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Urartulara ait bağ ve bahçelerle ilgili Urartu kabartmalarında bir bilgi bulunmamakla beraber sulak bölgelerde oluşturulduğu da kuşkusuzdur.

Su kanalları ile bahçeler arasındaki yakın ilişki Menua kanalı ile Tariria'nın bağı arasında net bir şekilde görülmektedir. Van kent merkezine yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta Kadembas bölgesinde bulunan Tariria bağı, Menua kanalına çok yakın bir bölgede kurulmuştur. Bu coğrafi yakınlıktan da anlaşılacağı üzere Urartu bağ ve bahçelerinin Krallarca açtırılan su kanalları çevresine kurulduğu ve bu kanallardan çekilen arklarla sulandığı tarihsel bir gerçek olarak kabul edilebilir. 51 kilometrelik Menua kanalı boyunca birçok bağ ve bahçenin kurulduğu bilinmektedir.

Tuşpa etrafında Menua kanalının sulayamadığı bölgelerde yapay göl ve göletlerin yapıldığı da bilinmektedir. Özellikle Erek Dağı'nın batı eteklerinde kurulan bu göl ve göletler bölgede birçok bahçenin oluşmasını sağlamıştır. Örneğin Sıhke, Zırvandanıs, Çoravanıs gibi bereketli köylerin oluşmasında bu yapay göl ve göletlerin etkisinin yadsınamayacağını söyleyebiliriz. Bu dönemde bu bölgede yapılan yapay göletlerin en önemlilerinden birinin Keşiş Gölü olduğu da günümüzde bile herkesin bildiği bir tarihsel gerçektir.

Sonuç olarak Van Gölü havzası yaklaşık 3000 yıllık bağ ve bahçe kültürü ile bu anlamda Dünyanın en eski bölgeleri arasında sayılmaktadır. Ancak günümüzde çeşitli nedenlerden dolayı bu faaliyetlerin oransal olarak azaldığını da rahatlıkla söyleyebiliriz.

İyi Okumalar, Kalınız Sağlıcakla!

Yazarın Diğer Yazıları