İkram Kali

Tuşba yanlışı düzeltilmeli!

İkram Kali

Önceki gün Van'a gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı bazı programlara katıldı. Yazıcı, daha sonra beraberindeki Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, AK Parti Van milletvekilleri Osman Nuri Gülaçar, Abdulahat Arvas, Tuşba Belediye Başkanı Salih Akman ile birlikte 1. Ermeni çetelerince 7 köy halkından 2 bin 500 Müslüman'ın topluca katledildiği, Tuşba ilçemizin sınırları içinde yer alan Zeve (Zaviye) Şehitliği'ni sözde "soykırım" iddiaları hatırına ziyaret etti.  Böylesi üst düzey ziyaretlere pek alışkın olmayan Zeve tarihi gün yaşadı.

Yeri gelmişken…

Vanlıları huzursuz eden Tuşba ilçemizle ilgili bir hataya/çelişkiye dikkat çekmek istiyorum.

Önce hatanın geçmişine bakalım.

Büyükşehir ve yeni ilçelerin kuruluş aşamasıydı. Dönemin Van Valisi Münir Karaloğlu kadar etkili, bazı konularda sınırsız yetkileri olan 2010-2013 yılları arasında Vali Yardımcılığı yapan halen TBMM 26. Dönem Antalya Milletvekili olan Atay Uslu koordinatörlüğünde çeşitli kurum ve kuruluşların yönetici veya temsilcilerinden oluşan 25 kişilik ekip yeni kurulacak ilçelerin adını, sınırlarını bağlanacak köylere şekil veriyordu.

Sonuçta Atay Uslu koordinatörlüğündeki ekip "ben yaptım oldu" mantığıyla yeni iki ilçemizin kaderini belirlemişti.

2012 yılı sonuydu.

On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi Ve Yirmi Altı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 6 Aralık 2012 Perşembe günkü Resmi Gazete' de yayımlanmasıyla birlikte 12 il ile birlikte Van büyükşehir yapıldı. İl belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürüldü. Van'ın sınırları il mülki sınırları olmak üzere aynı adla büyükşehir belediyesi kuruldu.  Kanunla ayrıca köylerin tüzel kişiliği sona ererek mahalle oldu. Merkez olmak üzere Tuşba, İpekyolu ilçeleri ve aynı adla belediyeler oluşturuldu.

Ancak Van merkez ilçesinin ikiye bölünmesi sonucu nüfus bakımından Van'ın en büyük 3. ilçesi unvanını alan, 67 mahalleye, 1427 kilometre kare alana sahip Tuşba ilçesinde isim ve coğrafi sınırlarlar belirlenirken ciddi yanlışlar yapılmıştı.

Tuşba'nın ilk belediye başkanı AK Partili Fevzi Özgökçe, yapılan yanlışları 201'de eleştirerek Tuşba ve İpekyolu ilçe sınırlarının tekrar çizilmesi gerektiğini,  ilçe tarihinin ilçeye verilen isimle çelişki yarattığına işaret ederek şunları söylüyordu;

"Tuşba ilçesine baktığımızda ismini Urartular döneminde başkentlik yapan Tuşba'dan alıyor. Fakat Tuşba, şu anda İpekyolu sınırları içerisinde yer alıyor. Yani Van Kalesi ve eski Tuşba şehri şu anda İpekyolu sınırları içerisinde bulunuyor… İlimizde de iş merkez alanlarının tümü İpekyolu sınırları içerisindedir. Yine ana cadde ve sokaklara baktığımızda bunlarda İpekyolu sınırları içerisinde yer almaktadır…"

Halen Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde profesör olarak görev yapan Fevzi Özgökçe, Urartular döneminde başkentlik yapan Tuşba, yani Van Kalesi ve eski Tuşba şehrinin İpekyolu sınırları içerisinde bulunduğunu Tuşba adının Tuşba ilçesiyle hiçbir ilişkisi olmadığını anlatmaya çalışmıştı ama sonuç alamamıştı.

Oysa…

1915'te 7 köy halkından 2 bin 500 Vanlı kadın, çocuk yaşlı masum insanımızın sığındığı ve Ermeni çetelerince topluca katledildiği Zeve Tuşba'dadır.

Ermeni gönüllü alayları ve Ermeni çetelerince Zeve'ye sığınan Şeyhayne (Otulca),  Şeyhkara (Gülsünler), Zorova (Yemlice), Hıdır, Derebey, Göllü,  Hakis köyleri Tuşba'dadır.

Katledilenlerin anısına yapılan Zeve Şehitliği Tuşba'dadır.

1915'te insanların sığındığı Şeyh Sultan Hamza Cami ve Türbesi Tuşba'dadır.

Van'ın işgal ve yakılıp yıkılması sırasında  katledilen cami imamı Server, Şeyhneli Osman Hoca, Mollakasımlı Nafia Çabuker, Köprü Köylü Gülsüm Kurtsaan, Zeveli Güllü Bacı, Amik Köylü Hamza Dayı, Zeve'de toplu mezarlığın yerini gösteren canlı tanıklardan İbrahim Sargın Tuşba'dadır.

4 Nisan 1990'da, Van Müzesi ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından uluslararası gözlemciler nezdinde yapılan toplu mezar kazısından çıkarılan Sultan Reşatlı tuğralar, leçekler, küpeler, kursun izi olan iskeletler Tuşba'dadır.

1915'te Ermeni Taşnak çetelerince Müslüman Vanlıların köyü çembere alarak erkekleri tarlaya getirip kurşuna dizdiklerini gören kadınların gözyaşları içinde 'vay vay' diye ağıt yaktıkları Mollakasım Mahallesi'nde bulunan ve adı 'Vay Vay Tarlası' olan tarihin tanığı Tuşba'dadır.

Vanlı Müslüman kadınların Ermeni çetelerinin zulmünden kaçmak, namus ve canlarını kurtarmak için kendilerini attıkları Mermit Çayı Tuşba'dadır.

Canları pahasına Van'ın kurtuluşuna katılan milislerin birçoğu Tuşba'dadır.

1915'te Ermeni çeteleri katliamlarından canlarını kurtarmak için muhacir olarak yollara düşen, bir kısmı Van Gölü üzerinden Tatvan'a ulaşmaya çalışan Vanlı Müslüman ahalinin teknelerle yola çıktığı İskele köyü Tuşba'dadır.

Özetlersek…

Zeve gerçeği varken neden Tuşba?

Tuşba ilçemizin sınırları gibi adı da yanlış olmuştur.  İlçenin tarihi ve coğrafi yapısı Tuşba adıyla bağdaşmıyor.

Tuşba ilçemizin adı Doğu'daki Çanakkale adı verilen Zeve olmalıdır.

Yapılacak iş basittir.

Van Milletvekillerinin girişimleriyle ilçenin adı Zeve yapılarak çelişki son bulabilir.

Örnekleri çoktur.

Mesela, İstanbul Eyüp ilçesinin adı Eyüpsultan, Mersin İskele ilçesinin adı Aydıncık'a dönüştürülmüştü.

Sözde soykırım tantanalarının peşine takılmak yerine önce kendi yanlışlarımızı düzelterek tarihimize yüzümüzü dönelim.

Yazarın Diğer Yazıları