Ümran Öztürk

Annemin Futbol Tutkusu

Ümran Öztürk

Çocukluğumdan beri bizim evde futbol maçlarının izlendiğine ya da radyodan dinlendiğine  pek şahit olmadım diyebilirim.  Rahmetli babamın  radyosu hep açık başucunda dururdu. Ama o türkü sevdalısı bir adamdı. Nezahat  Bayram ,Muazzez Turing, Aynur Gürkan, Can Etili'den türkü dinlemeyi severdi. Bir de ajanslar… Onun için her şeyden önemliydi. Saat başı ajansları hiç kaçırmazdı. Ana haber bültenleri de ayrı bir ritüeldi bizim evde. Haberler başlamadan tüm ihtiyaçlar karşılanır çay demini almış olurdu. Haberleri dinlerken eve sinek vızıltısı duyulacak kadar derin bir sessizlik hakimdi. Babam haberlerin tek bir cümlesini kaçırmadan dinler daha sonra günün yorumunu mutlaka yapardı. O, futbol yerine daha  çok atletizm, boks ve güreşi sever,  bu spor müsabakalarını yakından takip ederdi. Birde her gün aldığı ve en ince ayrıntılarına kadar incelediği  adeta taradığı gazeteleri vardı.  Ancak futbolla arası hiç sıcak olmamıştı. Emekli olunca takım tutmaya zorlayan torunlarını kırmayıp onların hatırına Beşiktaşlı olmuştu. Boks da Muhammed Ali Clay onun tek favorisi idi  maçlarını da asla kaçırmazdı, sabahın ilk saatlerinde başlayan maçı heyecanla izlerdi. Annem ise çok kitap okur, not tutar günlük yazardı ve çok iyi  bir terziydi.  Modelleri kendi çizer kendi sitilini oluştururdu.

Annemin  sporla hiç ilgisi olmadığı gibi futboldan hiç hoşlanmaz  televizyonda bir maça tesadüf ettiğinde de  yapılan tezahüratın  uğultusundan rahatsız olur derhal televizyonu kapattırırdı. Yıllar sonra öyle bir şey oldu ki annem sadece beni değil hepimizi şaşırttı.

24 Mayıs annemin kara kaplı defterine tarihi bir gün olarak geçti. O gün pazardan geldiğimizde koyu bir Fenerbahçeli olan eniştem ile birlikte annemi  futbol  maçı izlerken bulduk.  Hangi maç mı?

Hani  Ankara Eryaman Stadı'nda yaklaşık 5 bin Vanlı taraftarın tribünde, binlerce taraftarın da televizyon ve Internet canlı yayınlarından izledikleri Van Büyükşehir Belediyespor ve Esenler Erokspor arasında oynanan ve Van takımının 2-1 kazandığı final maçından söz ediyorum. Hani Vanlıların tek yürek olduğu, ülkenin dört bir yanından  takıma destek vermek için akın akın Eryaman Stadına gittikleri, 90 dakikayı nefes nefese izledikleri ,maç boyunca seyircinin desteğinde moral bularak maçı sürdüren, bütün imkansızlıklara, yoksunluklara, zor şartlara rağmen kupayı aldıkları  o maç var ya!!!  İşte annemi o maçı izlerken bulduk. Ablamla şaşkın bir ifadeyle uzunca bir süre birbirimize baktık. TRT Spor Futbol Yorumcusu Erdoğan Arıkan Vanspor dedikçe annemin gözlerindeki ışıltı ile yüzüne yayılan mutlu tebessüm memleketine duyduğu özlemin derinliğini ifade ediyordu aslında.  Hüzünlüydü ama öyle sessiz sedasız köşesinden izlemiyor, coşkulu, heyecanlı, elinde tespihini bırakmadan dualar okuyarak izliyordu. İnanarak kazanacağız diyordu. Arada bir karşı takımdaki oyunculara söylenmeden de edemiyordu.

"Bak bak bizimkini yere düşürdü, bak görüyor musunuz çelme taktı bizimkine." Diyerek çıkışıyordu rakip takım oyuncularına. Bizimki olduğunu nereden biliyorsun dediğimde. "Ben biliyorum kırmızı siyahlılar bizimkiler" bunu derken enişteme  göz ucuyla bakıp onun onayını almayı da ihmal etmiyordu. Benim 87 yaşındaki annemin yıllardır bizden sakladığı futbol tutkusu böylelikle açığa çıkmış oluyordu. Bugün tarihi bir andı annem için ve kara kaplı deftere bir not daha düşülmeliydi. Dediğim gibi de yaptı. Van Büyükşehir Belediyespor'un  başarısını tarihi ve skorunu gururla kara kaplı anı defterine bir not düşerek kapadı.  Van'ın meşhur tatlılarından demir tatlısını yaparak da bizleri ödüllendirdi.  Bizler Van Büyükşehir Belediyesporun 2. Lige çıkışını Balıkesir'de demir tatlısı yiyerek kutladık.

 

Van Büyükşehir Belediyespor Kulüp Başkanı Servet Yenitürk, Van büyükşehir Belediyespor teknik direktörü Hasan Erkin Şimşir, teknik ekip ve futbolculara,  inancını kaybetmeden tüm koşulları zorlayarak takımın yanında duran her koşulda maddi manevi destek veren taraftara şükranlarımızı sunuyoruz.

 

Sıra Şimdi Van Balığını Koruma Altına Almaya Geldi

Ancak bu duyarlı güzel yürekli insanlardan Vanspora gösterdikleri hassasiyeti bu kez  Van Balığını korumaları için göstermelerini de istemeliyiz.  Yasağa rağmen  kaçak avlanmaların önüne bir türlü geçilemiyor. Her gün tonlarca kaçak avlanan balıklara el konulduğu haberlerini okuyoruz. Bunlar yakalananlar . Yakalanmayan; yasağa rağmen  ulu orta çarşıda, pazarda satılanlar çok daha vahim. Bu görüntüler kimler göz yumuyor  bu kaçak avlanmaya sorusunu aklımıza getiriyor. Bu bilinçsiz avlanma değil , son verilmesi gereken  bir talandır. Van balığının göçü sırasında da önemli bir miktarda kayıplar veriliyor. Bu olumsuzluklar Van balığımızın koruma altına alınmasını elzem kılıyor. Duyarlı vatandaşların da tepki gösterdiği bu duruma yetkililerin bir an önce çözüm bulmaları ve Van balığını korumaya almaları gerekir. Tıpkı bir zamanlar nesli tükenmekte olan Van kedilerini korumaya alarak sahip çıktıkları gibi.

Yazarın Diğer Yazıları