Van TSO Başkanı Necdet Takva, kanayan yaraya parmak bastı Hava yolu sorunumuzu çözün

Vanlıların büyük tepkisini çeken uçak sefer sayılarının yetersizliği ve bilet fiyatlarının fahiş denecek derecede yüksek olmasına tepki gösteren Van Ticaret ve Sanayi Odası (Van TSO) Başkanı Necdet Takva, 'Hava yolu güvenli iniş ILS sistemi konusunda teknik alt yapı güçlendirilmeli. Uçak seferleri arttırılmalı ve bilet fiyatlarında düzenlemeye gidilmeli. Milletvekillerinin Türk Hava Yolları ve Ulaştırma Bakanlığı yetkililerine ilimizin bu sorunlarını aktarması gerekiyor' dedi.

Rıdvan Can – Burhan Ergin

Gündemlerinde seçim olmadığını söyleyen Van TSO Başkanı Necdet Takva, “Kentin temel sorunları konusunda yeni bir perspektif ortaya koymaya çalıştığımız dönemde bu tür seçim çalışmalarını çok doğru bulmuyorum. Biz şuan görevimizin başındayız. Van Ticaret ve Sanayi Odası da uluslararası standartlarda akredite olmuş bir kurumdur. Saygın bir kurumdur. Kim ne derse desin Türkiye’nin en başarılı odalarından biridir” dedi.

“Van’ın ILS sistemine ihtiyacı var”

Ferit Melen Havaalanında yaşanan sorunların çözümü için geçmişte girişimlerde bulunduklarını söyleyen Takva, “Malumunuz Van Türkiye’nin en doğusunda konuşlanmış bir kenttir. Kentin lojistik açıdan alt yapısının güçlü olması sadece kendisine değil çevresindeki kentlere de önemli etkiler yaratıyor. Son zamanlarda özellikle okulların açılması ve iç turizmin hareketliliğiyle beraber ulaşımda yoğun şekilde ciddi sorunlar ortaya çıktığını gördük. Zaman zaman bizde bu sorunları yaşıyoruz. Üyelerimiz bizimle irtibata geçerek uçak bileti bulamadıklarını, istedikleri şekilde ulaşım imkanına sahip olamadıklarını ifade ediyorlar. Van’ın aslında uzun yıllardır elektronik olarak indirme (ILS) sistemine ihtiyacı olduğunu söylüyorduk fakat teknik olarak alt yapının henüz hazır olmadığı ve mevcut pist koşullarının buna uygun olmadığı yetkili kişiler tarafından bize iletildi. Bu bir temel sorundur. Van Ferit Melen Havaalanı uçuş güvenliği açısından riskli havaalanları içerisinde yer alıyor. Bildiğiniz üzere havaalanının tam bitiş noktasında sazlık bir alan var ve orası yabani kuşların üreme yeridir. Bunu da havaalanında çalışan insanlardan öğrendim. Zaman zaman inişlerde tehlike yaratıyormuş” diye konuştu.

“Uçak sefer sayıları artırılmalı ve bilet fiyatları düşürülmeli”

Van’ın hava yolu sorunlarının çözümü için gereken girişimlerin biran evvel yapılması gerektiğini kaydeden Takva, “Uçuş sayısı çok kısıtlı. 4 yıl önce Ankara ve İstanbul’dan 4-5 sefer yapılıyorken şuan da 2’ye inmiş durumdadır. Van’ın her geçen gün nüfusu artıyor. Türk Hava Yolları ve diğer şirketlerle görüşülerek bu eksikliğin mutlaka giderilmesi gerekiyor. Çok ciddi bir sorundur. Güzergahın uzan olmasın ve uçak sayısının az olması nedeniyle bilet fiyatları inanılmaz derecede artıyor. Günü birlik politikalarla tavan fiyat, taban fiyat bazında ciddi bir spekülatif ücret politikası uygulanıyor. Karar vericilerin bu meseleyi ciddiyetle ele alıp sorunu çözme konusunda samimi bir adım atması lazım. Biz batıya erişim konusunda sıkıntılar yaşıyoruz. Van’ın bu anlamda hak ettiği şekilde ziyaretçilere açık olmasının önemli bir talebi var ve bu haklı talebi mutlaka milletvekiller tarafından Türk Hava Yolları’nın ilgili birimlerine iletmesi gerekir. Hatta Ulaştırma Bakanlığıyla görüşülmeli. Van sadece kendine hizmet vermiyor. Civar iller başta olmak üzere Hakkari, Ağrı, Muş, Bitlis gibi illerde yaşayan vatandaşların çoğu Van’dan uçuş yapıyor. Hava yolu ulaşım alt yapısının mutlaka güçlendirilmesi gerekmektedir. İniş sistemi konusunda teknik alt yapının güçlendirilmesi lazım. Bir kuş koruma bölgesi sağlanmalı. Uçak seferleri arttırılmalı ve bilet fiyatlarında düzenlemeye gidilmesi lazım” ifadelerini kullandı.  

“Pandemi ilimize ekonomik olarak büyük zarar verdi”

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgının ekonomik olarak Van’ı yaprattığını söyleyen Takva,”Bizim rakamsal olarak özellikle hizmet sektörünün kapalı olduğu dönemlerde salgında 10 aylık ekonomik kaybın 1 milyar dolar olduğunu hem hükümet hem maliye hem de kamuoyuyla paylaşmıştık. Bunlar gerçekçi rakamlar, biz rakam verirken bunun mutlaka analizini yaparak hesaplıyoruz. Minimum düzeyde tespit ettiğimiz rakamları paylaşıyoruz. Van ekonomisi son 4-5 yıl içerisinde özellikle İran turizmi üzerinden yoğun bir dönüşüm yaşadı ve ciddi bir ekonomik kazanç söz konuydu. Biz tam bu pazarı çeşitlendirerek, Azerbaycan, Ermenistan, Kuzey Irak, Arap ülkeleri üzerinden yeni pazarlar arayışı içerisindeyken pandemiyle karşılaştık. Van’ın ekonomik büyüklüğünün yüzde 61.4’ü inşaat, lojistik, sağlık, güvenlik, eğitim, konaklama, tekstil, konfeksiyon gibi hizmet sektörüyle dönüyor. Pandemi bu sektörleri doğrudan etkiledi. Bu sektörler 1 yıla yakın yüzde yüz kapanmayla karşı karşıya kaldı. Bunun yaratmış olduğu ekonomik tahribat var. Pandemi ilimize ekonomik olarak büyük zarar verdi” şeklinde konuştu.

“Hepimiz aşımızı yaptırmalıyız”

Koronavirüs salgınında hergün insanların hayatını kaybettiğini söyleyen Takva, “Aşı karşıtlığı dünyada büyüyor. Türkiye’de de benzer bir durum söz konusudur. Biz bilimden ve bilimsel çalışmalardan uzaklaştıkça geriye gittiğimiz gerçeğini asla gözardı etmemeliyiz. Hepimiz aşımızı yaptırmalıyız. Maske, mesafe ve temizlik kurallarını hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline getirmeliyiz. İşletmelerimiz de sıkıntılı bir durumla karşılaşmamak için süreci mutlaka ciddiyetle ele almalılar ve hijyen konusunda da bulaşın daha vahim duruma gelmemesi için ellerinden gelen çabayı harcaması gerekir. Biz Van TSO olarak gerekli farkındalık çalışmalarını yapıyoruz. Aşılama oranında mavi kategorideyiz ama risk her zaman vardır. Virüs sürekli mutasyona uğruyor. Hepimizin dikkat etmesi gerekiyor. Ülkemizde ve ilimizde hergün lanet koronavirüsten dolayı hayatını kaybeden, akrabalarımız, dostlarımız ve insanlarımız var. Biz virüsün gerçekten acısını yaşıyoruz. Bilimsel yapılan çözüm önerilerine tartışmasız destek vermemiz gerekiyor. Koronavirüs’ü en az hasarla atlatmak için hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız” şeklinde konuştu.

“Meselelerimizi ittifakla ele almalıyız”

Van’ın temel sorunlarını çözmek için ortak akla ihtiyaç olduğunu belirten Takva, “Yeni bir kapanmanın olacağını zannetmiyorum. Çünkü Türkiye’nin eğitim yılı ortalaması çok düşük, eğitimde bir yıllık kapanmamın inanılmaz derecede ülkeyi geri götürdüğü gerçeğini gözardı etmememiz lazım. Çocuklarımızın mutlaka dünyayla rekabet edebilmesini sağlayacak eğitimi yüz yüze yapma imkanını gözardı edemeyiz. Bakın bu çok hissedilir bir şey değil ama temel sorun budur. Okullar kapanmamalıdır. Tedbirlerde elden bırakılmamalıdır. Çok sıkıntılı bir şehirde yaşıyoruz. Çok fazla sorun var ama bu sorunları biraz çılgınca ve delilikle çözme iradesine sahip yöneticilerle yapabiliriz. Günü birlik çalışmalarla, bananeci yaklaşımlarla bunu çözebilme imkanımız yok. Kahramanlara ihtiyacımız var. Bu şehrin gerçekten sorunları ameliyat edecek, operasyonel stratejilerle ele alacak yöneticilere ihtiyacımız var. Akılla, bilgiyle, ayrıştırmadan değerlendirebileceğimiz bir akla ihtiyacımız var. Burada zorlaştıran, aşağıya çeken, yok eden bir yaklaşım var. İsteseniz de istemeseniz de, inadınızı tatmin edebilirsiniz, duygunuzu tatmin edebilirsiniz, birini yok ederken bu size mutluluk verebilir ama bu bireyseldir ve geçicidir. Bu dünyada olmazsa öbür dünyada hesabını vereceğiniz bir durumdur. Şehrimizin bu döngüden çıkması lazım. Birbirimizi var ederek, güçlendirerek, besleyerek, büyüterek, şehrimizin sorunlarını çözmek için ortak bir paydada buluşmamız gerekiyor. Meselelerimizi ittifaklarla ele almalıyız. Hayatımız boyunca önümüze koyduğumuz genel perspektif politika budur. Hoşlarına gidiyor mu? Gitmiyor. Hoşlarına gitse de söyleyeceğiz, gitmese de söyleyeceğiz. Nihayetinde bizden umut besleyen bir kitle var ve kitlenin sesi budur. Halkında, temsil ettiğimiz kitlenin de beklentisi budur. Bizim bu kenti zenginleştirmemiz lazım. Başka türlü olmuyor. Yoksullaştırma üzerinden politikalar devşirerek, kişisel rant ve beklenti içerisinde duygu tatminlerine yönelmek bu şehre fayda getirmez” diye konuştu.

“Mustafa Destici’nin açıklamalarını doğru bulmuyorum”

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici’nin ‘Türk asıllı Afgan göçmenleri Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesine yerleştirelim’ önerisini doğru bulmadığını ifade eden Takva, tartışılması gereken bir mesele olmadığını söyledi.  

“Şuan görevimizin başındayız”

Van TSO seçimlerine 2 yıla yakın bir zamanın kaldığını kaydeden Takva, “Bütün aday olan arkadaşlara veya daha iyi politikalarla ortaya çıkabilecek yaklaşımları saygıyla karşılıyorum. Demokratik taleptir ama pandemiden dolayı uzun süre kapalı kalmış bir kent, işyerleri daha yeni yeni kendine gelmeye çalışıyor. Kentin temel sorunları konusunda yeni bir perspektif ortaya koymaya çalıştığımız dönemde bu tür seçim çalışmalarını çok doğru bulmuyorum. Biz şuan görevimizin başındayız. Van Ticaret ve Sanayi Odası da uluslararası standartlarda akredite olmuş bir kurumdur. Saygın bir kurumdur. Kim ne derse desin Türkiye’nin en başarılı odalarından biridir. Hizmet standartları bakımından güçlülüğünü ispatlamıştır. Sadece kent için değil Türkiye açısından da önemli bir temsiliyet imkan ve olanağına sahiptir. Dolayısıyla kenti bu anlamda 2 yıla yakın bir zaman kalmışken, seçim gündemiyle tıkamanın hiçbir anlamı olmadığını düşünüyorum. O arkadaşların seçimin erken olacağı yönünde kanaatleri var. Bu işi lotoya çevirdiler. Yok şu tarihte olacak, yok bu tarihte olacak. Biz böyle birşeyi çok doğru bulmuyoruz” dedi.

“Ticareti ve trafiği olumsuz etkiliyor”

Şehir merkezinde Van Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri tarafından yapılan bakım onarım çalışmalarının uzun sürmesinin ticareti ve trafiği olumsuz etkilediğini belirten Takva,”Şehrimiz 1920’li yıllarda kurulmaya başlanmış. Şuana kadar şehir merkezinin alt yapısı tamamlanmış olması gerekiyordu. Elbette yıpranmalar oluyor. Yenilenme ihtiyacı olan alanlar var. Biz bunları anlarız ama durup dururken kentin yeni arterlere, yeni yerleşim alanlarına, yeni ulaşım alt yapısına, yeni bulvarlara ihtiyacı varken, tüm enerjiyi, imkan ve olanakları şehir merkezindeki imalatlara dönüştürmenin çok doğru olduğunu düşünmüyorum. Herkes bu işten muzdariptir. Ticareti ve trafiği olumsuz etkiliyor. Ciddi bir politikasızlık söz konusudur” ifadelerini kullandı.

 “Vansesi Gazetesi şahsım ve Van için çok kıymetlidir”

Kurulduğu günden bu yana Van’ın sorunlarını çözmek için çaba sarf eden Vansesi Gazetesi’nin kıymetli olduğunu söyleyen Takva, “Vansesi Gazetesi İmtiyaz sahibi Erdal Perihan ve çalışanların kentin sorunlarını her fırsatta dile getirerek hiçbir muhatabı kendini ifade etme çabalarında ayrı tutmadıklarından dolayı saygıyla karşılıyorum. Vansesi Gazetesi şahsım ve Van için çok değerli, çok kıymetlidir. Umuyor ve diliyorum kentte herkes bu rasyonel akılla yaklaşımla kentin sorunlarını kırmadan dökmeden ifade etme imkanını Vansesi aracılığıyla bulur. Vansesi de bu zamana kadar bu çabanın tarafı oldu. Zamanı gelince herkesle ilgili daha kapsayıcı açıklamalar yapacağım” şeklinde sözlerini bitirdi.

Bakmadan Geçme