Saadet Partisi'nden büyük ses getiren manşet haberimize teşekkür ziyareti

Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan, Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez'in çarpıcı açıklamalarının yer aldığı 'Vali Mehmet Emin Bilmez eğip bükmeden konuştu Herkes bir şeyler çarpma çırpma peşinde!' manşet haberimiz sonrası gazetemize teşekkür ziyaretinde bulundu. İlhan, özgür, sorumlu ve ilkeli gazetecilik yaparak halkı bilgilendirmek üzere açıklamaları manşetine ve sayfalarına taşıyan gazetemize teşekkür etti.

Burhan Ergin 

Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan beraberindeki İl Başkan Yardımcısı Erdal Kıraç ve İpekyolu İlçe Başkanı Vahit Uce ile birlikte gazetemize ziyarette bulunarak imtiyaz sahibi Erdal Perihan ile görüştü. 

“Vansesi ilimizin güzide gazetesidir” 

Vansesi Gazetesinin Van’ın 83 yıllık gözü, kulağı, sesi, tarafsız, bağımsız gazetesi olduğunu söyleyen Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan, Vansesi Gazetesi hakikaten 83 yıldır Van’da habercilik anlamında ilkeli, hiçbir gün yalan, yanlış haber yazmayan, birilerinden taraf değil,  pozitif anlamda Van ayrımcısı, ülke ayrımcısı, ülkemizin, memleketimizin, milletimizin faydasına hareket eden bir çizgide doğru ve tarafsız haber yapmaktadır. Van’daki bütün seslere, bütün farklı görüşlere yer veren, bu anlamda hiçbir baskı, etki altında kalmadan özgürce  bütün gerçekleri dile getiren, ülke televizyonlarında  manşetleri gündem olan ilimizin güzide köklü gazetesidir. Biz 83 yıllık Vansesi Gazetesinde geçmişte hizmet etmiş, vefat etmiş olanlara Allah’tan rahmet, bugünde aynı çizgiyle devam ettiren imtiyaz sahibi Erdal Perihan, Yazı İşleri Müdürü İkram Kali ve çalışanlarına da her daim kıymetli haberlerinden dolayı teşekkür ediyoruz” dedi. 

“Sayın Valimize ve Vansesi Gazetesine teşekkür ediyorum” 

Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez’in açıklamalarıyla ilgili konuşan İlhan, “İlimizde 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü münasebetiyle sayın valimizin programıyla ilgili gözlemlediğim kadarıyla net bir şekilde Van’da yaşanan gerçekleri cesurca konuşmuş, sözünü hiçbir şekilde esirgememiştir.  Bu  anlamda valimize ilkeli idarecilik  duruşundan dolayı teşekkür ediyorum. Haberi tüm ayrıntılarıyla eklemeden, çıkarmadan Van bariyerlerine göz kırpmadan, korkmadan halkına ulaştıran Vansesi Gazetesine de özel olarak teşekkür ediyorum. Çünkü insanların şehri yöneten kişilerden, konuştuklarından haberdar olması lazım. Özellikle manşetten verilen “Herkes Birşeyler Çarpma Çırpma Peşinde” olduğu ifadesi gerçeğe dikkat çekilmesi doğrudur ve bunu da herkes biliyor. Hakikaten Van’da yaşayan siyasi parti başkanı olarak toplumda sayın valimizin söylediklerinden rahatsızdır.  Bu gerçekleri bende sokaktaki insan da  biliyor bundan dolayı da üzülüyorum. Keşke memleketimizde görev yapan gerek vekil olarak seçilmiş gerek il başkanı gerek STK başkanı, oda başkanı olarak görev yapan herkes şahsi menfaatler için değil de Van ortak paydasında, burada yaşayan herkesin memleketin faydasına işlerde bir araya gelse ve bu anlamda doğru bir stratejiyle hareket etse, keşke doğru bir şekilde kentin kalkınmasına fayda sağlasalar. Valimiz tarihi açıklama yapmış. Vansesi de sorumlu gazetecilik yaparak  konuşulanları tarihe not düşmüştür” diye konuştu.  

“Van’ın sorunlarının sürekli gündeme getiriyoruz” 

Van’ın sorunlarına çözüm sunmak için her zaman dile getirdiklerini söyleyen Özay İlhan, “Birkaç gün önce parti olarak bir çağrı yaptık. Twitter aracılığıyla Kapıköy’ün kapalı kalmasından, VOTAŞ meselesi, gençlerimizin madde bağımlılığı meselelerini dile getirdik. Bu ilde iktidar partisi üye rekoru kırdığını söylüyor. Kurum müdürü veya oda başkanı çok başarılı olduğunu dile getiriyor. Tamam da başarı somut şeylere dayanır. Sözle başarı olmaz, soyut başarı yoktur. Somut işlerle başarılı olunur. Biz AK Parti iktidarını yerden yere vurarak eleştirebiliriz, bu ayrı bir konu fakat biliyoruz ki AK Parti 10 yıllık iktidarı döneminde yol yaptı ama Van’ın bir çevre yolu yapılmadıysa emin olun bu merkezi hükümetin değil, Van’da seçilmiş olan vekiller, il başkanından, il yönetiminin bir hatasıdır. Bunlar çaba göstermediği için çevre yolu sorunu çözülmedi. Bugün Türkiye’nin bazı il merkezlerinin dışında ilçelere stat yapılmış fakat 1 milyon 100 bini aşkın nüfusa sahip Van’da stadyum yok. Mevcut stat da baraka bir şekilde durmaya devam etmektedir. Bir ülkeyi mükelleflerin verdiği vergi ayakta tutar. Vergi binamız hali hazırda kiralık bir binadır. Eski Özalp durağının yanında bulunan binada dolapları bölerek daracık bir ortam oluşturmuşlar esnaf, sanayiciyi, vergi mükellefleri mağdur ediliyor. Orası Van’a yakışmıyor, otogarın yanında yapımı muammaya dönüşen yeni defterdarlık binasında defalarca kez müteahhit değişiyorsa ildeki yetkililerin, milletvekillerinin vurdumduymazlığının göstergesidir” diye konuştu.  

“Esnaf kan ağlıyor” 

Pandemi sürecinde esnafların çok büyük sıkıntılar yaşadığını söyleyen Başkan İlhan, “Dünya genelinde yaşanan pandemide ülkemizde ve ilimizde alınan bazı tedbirler eksik, fazla veya yanlış olabilir. Bugün esnaf dükkanını kapatıyorsa, otel sahibi evine ekmek götüremiyorsa orada oturup düşünmemiz lazım. Vansesi Gazetesine gelirken birkaç otelin önünden geçtim. Otelimiz kapalıdır, anlayışınız için teşekkür ederiz şeklinde yazılar gördüm. Açık olan bir otele sorduğumda dedi ki yüzde 10 müşteri bile potansiyelimiz yok. Farklı yerlerden gelen kira vs. kazançlarımızı buraya aktarıp en azından buradaki işçiler evine ekmek götürsün mücadelesini veriyoruz şeklinde serzenişte bulundular. Hakikaten ülkemizde ve Van’da esnaflar kan ağlıyor” dedi. 

“Kapıköy Sınır Kapısı açılsın” 

Pandemi tedbirleri kapsamında kapanan Kapıköy Sınır Kapısının bir an evvel açılması gerektiğini belirten İlhan, “Ülkemiz genelinde sanırım 13 sınır kapımız var. Sadece Kapıkay Sınır Kapısı kapalıdır. İran hastalık anlamında çok büyük bir tehditse niçin İran’dan, Tahran’dan veya farklı şehirlerinden İstanbul’a, Ankara’ya uçak seferleri düzenleniyor. Hakikaten Van kendi seçtiği idareciler eliyle bir çıkmaz sokağa sürükleniyor. Esnaf her geçen gün mağdur oluyor. İşsizlik her geçen gün artıyor ve işsiz gençlerimiz intihar ediyor. Geçtiğimiz gün Antalya’da camide bir tane kardeşimiz Allah afetsin, hayatına son verdi. Türkiye’nin birçok yerinden böyle haberler okuyoruz. Yine Van’da sınırdan geçerken veya sınırdan birkaç karton sigara yüzünden at sırtında, katır sırtında bizim gençlerimiz, 14-15 yaşında çocuklar bir kurşuna kurban gidiyor ve cenazesi toprağa veriliyor. Böyle bir şehiriz, bütün bunların sorumluluğunun farkında olmamız lazım. Sınır zordur fakat sınır aynı zamanda bir avantajdır. Ne yazık ki biz son zamanlarda sınırın hep dezavantajını yaşadık. Büyük bir umman olan İran, Türkiye için önemli bir ülkedir. Aynı zamanda Van’ın kaderi açısından da önemlidir. Aynı sınırdan 500 binden fazla mülteci bir yılda geçiyor. Günlük mülteci geçişi ortalama bin 500 rakamlarına dayanıyor. Bin 500 mülteci hangi şartlarda geçiyor. İllegal yollardan geçiyor. Sınır kapısından bırakın bin 500 insan gelsin. Koronavirüs testi mi yapıyorsunuz? Bunların kurallarını, önlemlerini alarak yapabilirsiniz. Kapıköy Sınır Kapısını açarak bu şehre bir hareketlilik kazandırın. Biz şuanda korona tedbirlerini bahane ederek Van’a bir darbe vuruyoruz. Edirne Sınır Kapısında Bulgarlar gelip alışveriş yapabiliyorsa, Çanakkale’de Yunanı, Bulgarı alışveriş yapıp esnafa katkı sunabiliyorsa niçin Van’a bir katkı sunulmasın. Biz bunları il başkanını, milletvekilini eleştirmek için söylemiyoruz. Bu memleketi sevdiğimiz için, bu memleketin esnafının, çalışanının, gencinin, sanayicisinin evlerine ekmek götürmesini önemsediğimiz için söylüyoruz. Bakın işsizlik daha farklı daha kötü şeyler doğurur. Bugün terörden bahsediyoruz, işsizlik terörün beslendiği en büyük kaynaktır. Tüm bunları kurutmak için Saadet Partisi olarak defalarca kez dile getirdik, dile getirmeye devam edeceğiz. Biz bu memleketi seviyoruz, bu memleketin her bir bireyi bizim insanımızdır. Onların evlerinde huzurlu yaşaması en büyük derdimiz, en büyük gayemizdir” diye konuştu. 

“Ülkemizde darbe devri bitmiştir” 

Ülkemizde darbe devrinin bittiğini belirten Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan, “İktidar ne zaman sıkışsa belli konularda harekete geçiyor. İşte en son İlker Başbuğ’un açıklamaları, Can Ataklı’nın açıklamalarını günlerce gündemde tuttular. Kardeşim bu ülkede hangi kesim darbe yapacak. Ülkemizde darbe devri bitmiştir. Şuanda zaten eskisi gibi 18 ay, 12 ay gibi bir askerlik süresi de kalmadı. Cüzzi bir miktar para veren 21 gün askerlik yapıp bitiriyor. Şuanda darbe günleri artık geride kaldı” dedi. 

“Mutfaklardaki yangının derhal söndürülmesi gerekiyor” 

Ekonomik sıkıntıdan dolayı vatandaşların çok büyük sıkıntı yaşadığını söyleyen İlhan, “İktidar nerede sıkışsa başörtüsü meselesini dile getiriyor. Başörtüsü meselesini Türkiye’nin gündeminden kaldırması gerekende bu iktidardır. Anayasayla başörtüsü konusuna güvence koyarsın. Türkiye’nin her alanında kamu veya normal bütün alanlara başörtüsü serbesttir maddesi eklersin bu sorunu çözersiniz. Bilerek bu sorun çözülmüyor. Dün Bakanlar Kurulu koronavirüs aşısının yapılıp yapılmamasıyla, sevk işlemleriyle ilgili toplantı yaptı. Ülkede yaşayan 83 milyon insan da aşı nerede uygulanacak, nasıl yapılacak, aşı olalım mı? olmayalım mı? bunları beklerken ülkemizin Cumhurbaşkanı 40 dakika açıklama yapıyor. 39 dakika CHP’yi eleştiriyor. Ülkemizin öncelikli gündemi esnaflar mağdur, Türkiye’de şuan 30 binin üzerinde işyeri tamamen kapalıdır. Emin olun 300 bin iş yeri de nasıl ayakta kalırız derdindedir. 83 milyonun huzuru, refahı ve adaletin tesis edilmesi lazım. İnsanların mutfaklarındaki yangının derhal söndürülmesi gerekiyor. Son günlerde zeytin yağı litresinin 18 liraya dayandığını görüyoruz. Yumurtanın tanesi bir lira oldu. Ekmeğin Van’da da zamlandığını, bazı illerde 2 buçuk liraya dayandığına şahit oluyoruz” şeklinde konuştu. 

“Bugüne kadar kazandıklarınız çocuklarınıza, torunlarınıza yeter” 

İktidar partisine seslenen İlhan son olarak şunları söyledi; “İnsanlar aç ve aç olan bir kesimde kendilerine verilen sadaka dediğimiz özür diliyorum ama sosyal yardımların iktidar giderse biteceğini düşünüp köleliğin sahibine itaat eder gibi bir dönemden geçiyoruz. Biz yardım edilmiş yoksulluklar oluşturmak derdinde değiliz. Biz 83 milyonun yardım almadan kendi ayakları üzerinde durduğu bir Türkiye temin etmek zorundayız. Eğer biz bu ülkede insanların açlığından dolayı bir babanın çocuğuna pantolon alamadığı için intiharına şahit oluyorsak bu iktidarın oturup düşünmesi lazım. Toplumun üzerine ben devletin gücüyüm diyerek giderek eylem yapan insanlara, Amerikan firmasına karşı hakkını arayan işçileri, emekçileri karakola götürüp sosyal mesafeden ceza kesiyorum diyerek devletin gücü olmaz. Devletin gücü vatandaşların karnını duyurarak, adalet önünde herkesin eşitliğini sağlayarak, herkesin gücünü göstermesi lazım. İktidar bundan sonra tövbe ederek ülkenin hayrına çalışsın. Bugüne kadar kazandıkları çocuklarına, torunlarına yeter. Bundan sonra bu ülkeyi düşünün. Gelin hep birlikte bu ülkeyi ayağa kaldıralım” ifadelerini kullandı.” 

BÜYÜK SES GETİREN HABERİMİZİ OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

 

Bakmadan Geçme