RADYO YILLARIM

Ümit Kayaçelebi yazdı...

Radyo bizim çocukluk yıllarımızdan gelen vazgeçilmez bir tutku. Çocuktuk her sabah radyo çalmaya başladığında Uzun Dalga Ankara radyosunda tarım saati, ziraat saati vs. programlar oluyordu.

Ancak sabah erken kalktığınız da o sabahın mahmurluğu geceden kalmanın sarhoşluğu içerisinde doğrusu türküler bam telimize çok dokunuyordu.

Hepsi de birbirinden değerli türkücülerdi. İşte Muzaffer Akgün “Kışlalar doldu boşaldı bu gün”, Nezahat Bayram “Huma kuşu” Necla Erol “Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar”  gibi kendileri ile özdeşleşmiş türküler ile sevilip sayılıyorlardı.

Tabi bu kadar değil elbette. Ahmet Sezgin, Nuri Sesi güzel, Ramazan Şenses, Aliye Akkılıç, Muazzez Türing, Saniye Can ve daha nice hepsi birbirinden güzel sanatçıları nasılda pür dikkat dinlerdim.

İşte bize radyoyu onlar çok sevdirdiler ve ben o gün bu gündür hala kulağım radyodadır Türk sanat Müziği başta olmak üzere hep radyodaki müzik ve sohbet programlarını zevkle ve keyifle dinlerim.

1990 lı yıllarda televizyonlar özelleşince yeni yeni ulusal ve yerel radyolarda kurulmaya başlandı. Van da elbette bu özelleştirmeden nasibini almakta gecikmedi. 65  FM, İlaç Fm, Radyo Van, Serhat Fm, esra Fm ve şu anda ismini hatırlayamadığım bazı radyolar yayın hayatına girdiler.

o yıllarda Merkür TV de önce “Eyvan geceleri” daha sonra “Fasl-ı muhabbet” programlarını yaparken haliyle o camia ile bir samimiyetimiz oldu. Ben de buna istinaden o zamanki idare heyetine giderek mümkünse bana da bir radyo programı yapma imkanı sunarsanız memnun olurum dedim.

Bunun üzerine olur dediler ben de programın formatını onlara takdim ettim ve çok beğendiler. Ve ben Merkür de pazartesi akşamları “Fasl-ı muhabbeti” icra ederken Perşembe günü de Esra Fm de yine “Fasl-ı Muhabbet” adlı programımı başlattım.

İçerik Televizyondakinin aynıydı sohbet ve ara ara müzik. Veya sırf sohbet veyahut sırf müzik olabiliyordu. Yalnız radyodaki programda benim kendi kaset arşivimden oraya getirip çaldığım Türk sanat müziği ve Türk halk müziği eserleri oluyor ve program bu çaldıklarımız eserlerle tamamen nostaljik bir ortama dönüyordu. Bazen çaldığımız şarkı türkülerle alakalı konuşuyorduk ve güzel de oluyordu programlar.

Perşembe günleri saat 20 de başlayıp 23 e kadar programı sürdürüyorduk. Yerimiz çok küçüktü iki misafirden fazla alamıyorduk. Ama her türlü zorluğa rağmen gelen misafirlerle program daha bir hoş ve renkli oluyordu.

Burada çok değerli misafirlerle program yaptığımız da dışarı çıktığımızda program hakkında çok güzel tepkilerde alıyordum. Çünkü hiçbir radyoda nostalji programı yoktu.

O zaman bu programa şimdi yine aramızdadır sevgili Erol Çakılla başlamıştık. Daha sonra tabi giden oldu gelen oldu derken biz Esra FM de 2 yıl radyo programını yapmış oldum. İçimde bir uhdeydi bir zaman sonra da kısa bir süre olsa da bunu yapmanın gururunu yaşadım.

Şu anda Esra FM var mı yok mu bilmem ama o yıllarda radyolar arasında tatlı bir rekabet vardı. İşte Özgürün Kanatları, Mavi Dünya Memet, Şeker Kız Elif gibi o yıllarda sevilen ve sayılan birçok genç arkadaşımız da vardı.

Ben yalnız program yaptığımı yıllar olsun ve diğer yıllarda da Van’da ki diğer radyolarda bana uygun formatlı programlara katılıyordum.

İşte şöyle böyle derken 2 yıl gibi bir süre radyo programcısı olarak bir radyonun içerisinde olup bir program vesileyle değerli Vanlı dostlarımıza seslendik.

Aradan yıllar geçti radyoculuk yılları da tatlı bir anı olarak geride kaldı.

Yine hey gidi günler hey deyip yazımız noktalayalım.

Bakmadan Geçme