Muştu!

Yıldızları saymaktı suç

Kavlimize düşürülen ise binlerce pranga

Etrafımızı kuşatan duvarlardı

Gecenin içinden geçerken sabahın müjdecisi seher yeli

Yeni bir günü daha çentikliyorduk akıl defterimize

Biliyorduk ki açılmayan demir sürgülü kapıların anahtarıydın

Hainlerin ensesinde soğuk bir nefestin

Uykularını bölen kâbus

Sendin biliyorum

Sessizliği bir kurşun gibi paramparça eden

Ve dilsiz ve sağır

Esir edilmiş sokakları da caddeleri de yaran sendin

Seni tanıyorum

Bir çalıkuşunun yüreği gibi titrese de yüreğin

Kaygılansan da yarına dönük umutlarınla

Kuşanmıştın vicdanını

Bir yanardağ ağzı gibiydin

Kıpkızıl bir lav gibi püskürmüştü biriktirdiklerin

Söküp almıştın çalıkuşunun korkaklığını yüreğinden

Yürümüştün

Titreyen ayakların değildi

Bastığın topraktı

Suskunluğundan şaşıranların kalp atışlarıydı

Örttükleri ölü toprağından sıyrılan bedeninin sesiydi

Seni tanıyorum

Sen halkımdın

Sabır taşın çatladığında

Zapt edilemeyendin

Ve o hep beklediğim

Muştuydun

 

Gökteki yıldızlar kadar sayılamayandın

Yerdeki karıncalar kadar yok edilemeyen

Gecenin üzerine yürüyordun

Açılıyordu demir sürgülü kapılar

Yıkılıyordu tutsak kılan duvarlar

Gök yanıyor

Yer sarsılıyordu

Sendin biliyorum, halkımdın

Bakmadan Geçme