İran seçimleri için Türkler kararını verdi!

Tebriz Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Rıza Heyet, 13 milyon Türk'ün Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanmayacağını söyledi. GAMOH eski Başkan Yardımcısı Elyar Makuyi de 'Türk toplumu olarak merkezî idareye tepkimizi bu yolla gösteriyoruz' dedi.

İran seçimlerini uzmanlar gazetemize değerlendirdi. İran Türklerinden, Tebriz Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Rıza Heyet, 13 milyon Türk’ün Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oy kullanmayacağını ifade etti. Rıza Heyet, yaptığı değerlendirmede rejimin 40 yıllık süreçte Türkleri yok saydığını söyledi. Heyet “Humeyni ile 1979 yılında başlayan dönem boyunca Türklerin millî kimliği ve beraberinde tüm hakları yok sayıldı. Rejimin etnik ve kültürel inkârına paralel olarak tüm Türk şehirlerine siyasal Kürtçülüğü ile tanınan isimler vali ya da benzer yönetici olarak atandı. Türk dili dâhil hiçbir millî, kültürel değerimiz tanınmadı. Ancak bu seçimde İbrahim Reisi’nin karşısına bir Türk aday çıkarıldı. Hedef Türklerin sandığa gitmesini sağlamak ve bu yolla da rejime meşruiyet payı çıkarmak” dedi.

LİDERLİK OYUNU VAR
“İran’da yapılan seçime ilişkin görünenin arka planında farklı hesaplar var” diyen Dr. M. Rıza Heyet, İran dinî lideri ve rejimin tepe ismi Ali Hamaney’in yerine oğlu Mücteba Hamaney’i hazırladığını ve bu makamla ilgili siyasi dizayn çalışması yürütüldüğünü anlattı. İranlı akademisyen sözlerini şöyle sürdürdü: İran’da rejimin görünmeyen iki ana dinamiği var. Bunlardan birisi Devrim muhafızları, ikincisi ise Beyt-i Rehberî’dir. Mücteba Hamaney şu an Beyt-i Rehberî’nin başındaki isim. Diğer yandan Devrim Muhafızları üzerinde de büyük nüfuz sahibi. Hamaney ve statükonun birçok önemli ismi rejimin geleceğini Hamaney’in oğluna bırakmak istiyor.

REİSÎ YIPRATILACAK
İran kamuoyuna saltanat görüntüsü vermemek için İbrahim Reisî, Hamaney’in vârisi olarak sunuluyor. Bu seçimde kazanması durumunda başta siyasi, ekonomik açıdan yıpratılıp itibarsızlaştırılacak. Sonrasında tek aday olarak Hamaney’in oğlu rejimin en tepe makamına oturtulacak. Şu an İran’ın siyaset sahnesinde bir tür sağ gösterip sol vurma taktiği uygulanıyor.

DERİN DEVLETİN BAŞINDA
Son iki dönemin tüm siyaset mühendisliği Mücteba Hamaney tarafından yapılıyor. Şu an İran derin devletinin başında o var. Beyt-i Rehber-i siyasi, askerî nüfuzu yanında olağanüstü ekonomik güce sahip. Reisî’yi elimine edecek birçok seçeneği denemekten çekinmeyecekler. Buna ülkede kontrollü kaos üretmek ya da İran dışında Reisî’yi yasaklı, sakıncalı kişi durumuna düşürmek de dâhil. Dr. Rıza Heyet son olarak İran’da Türklerin varlığı konusu ciddi bir reform gerektiğini hatırlattı ve bunun hayati öneme sahip olduğuna dikkat çekti.
DÜŞMAN BÜROKRATLAR
Güney Azerbaycan Millî Uyanış Hareketi (GAMOH) eski Başkan Yardımcısı Elyar Makuyi ise “İran’ın bütün bölgelerinde seçimin boykot edileceği, yalnızca Urumiye merkezli Batı Azerbaycan’da Belediye Meclisi seçimlerine katılımın olacağı yönünde oldu. Bölgenin en büyük şehirleri olan Salmas, Hoy, Makü şehirlerinde belediye başkanlığı seçimlerine katılacağız. Bunun dışında herhangi bir tercihi oylamayacağız. Tahran rejimi bu seçimlerde Cumhurbaşkanlığının Tebrizli Türk adayı Mesud Tezeşkiyan’ı otonom bölge taleplerinden ötürü eledi. Nüfusunun tamamı Türk olan beldelere millî ve kültürel varlığımıza düşman bürokratlar atanıyor. Bu duruma itiraz eden genç yaşlı birçok Türk tutuklandı. Hatta hayatını kaybedenler oldu. Şimdi Türk toplumu olarak merkezî idareye tepkimizi biz de bu yolla gösteriyoruz” dedi. Türkiye Gazetesi

Bakmadan Geçme