Remzi Perihan'ı ölüm yıl dönümünde anarken

Ümit Kayaçelebi yazdı...

Vefa nedir bilir misin?

Hayır hayır,

Senin dediğin semttir birader.

Benim dediğim vefa, unutmamaktır...

Gerçek sevgiyi çöpe atmamaktır.

Karşılıksız vermektir,

Senin için yapılan küçücük iyiliği,

Ömür boyu hafızandan silmemektir.

Şair dostumuz Murat İncel Vefa adlı şiirinde vefayı böyle tarif ediyor.

Çok anlamlı ve manidar bulduğum için yazıma bu şiirin bir bölümü ile böyle girizgâh yapmak istedim.

Biz öyle bir nesildik ki hiç ben demedik. Hep biz diyerek bir araya gelen ve öyle senelerce güle oynaya yaşayan birbirini seven sayan bir topluluk olarak yaşadık bu kadim şehir Van’da.

Büyüklerine değer veren, büyüklerine karşı saygıda kusur etmeyen insanlar olarak hayatımızı sürdürdük.

Bu gün onlar yok ama bizler var isek de onlar yine bizim anılarımızda yaşıyorlar. Onları unutmadık ve asla unutmayacağız da.

Vanı Van eden Van’a hayat veren o insanlar, bir kısım hatır gönül bilmezler, sadakatten bi haber olanlar, kendilerini  gidenlerden üstün sayanlar olsa da o gidenler bu gün kalanlardan kat be kat daha değerlidirler.

Kimin nazarında? Geçmişini bilen geçmişine saygı duyan, hatır şinas, vefakâr insanlar nezdinde kıymetli ve değerlidirler.

Geçmişte her sahada hizmet eden insanlar arkalarında şanlı bir mazi bırakarak ahiret alemine göçüp gittiler.

 Fakat unutulmadılar! Ardları sıra eserler bırakarak gittikleri için bu gün hala hayırla yâd edilmektedirler.

İşte onlardan biride Remzi Perihan’dır.

30 Eylül 2007 tarihinde ebedi aleme intikal eden Remzi Perihan’ı bu gün yine bir vefat yıl dönümünde hayırla yâd edip rahmetle anıyoruz.

Bu gün bir köşe yazarı olarak Vansesi’nde yazı yazarken onun emekleriyle 85.yılını idrak etmiş bir gazeteyi elbette ki bu günlere getiren odur. Bir çok Van Gazetesi yayınını sonlandırmış ve tarihin karanlıklarında kaybolup yitip gitmişse ve bu gün ayakta kalan Türkiye’nin dördüncü gazetesi olma gururu elbette ki Remzi Perihan’a aittir.

Gazeteciliğin zor bir iş olduğu hurufatla harflerin tek tek elle dizilerek gazetelerin basıldığı o günlerden bu günlere gelmek öyle kolay olmasa da bu gazete bu gün şanla şerefle 85 yılını idrak etmektedir. Doğruluktan, dürüstlükten taviz vermeden, yıllarca dik duruşuyla gazetecilik mesleğinin etik kurallarını yaşamış, yaşatmıştır.

Bir zamanlar Vansesi, İki Nisan, Van Postası, Serhat Gazetesi vardı günlük gazete olarak. Fakat bu gün o günlerden bu günlere gelebilen tek gazete Vansesi olmuşsa bu Remzi Perihan’ın eseridir.

Rahmetli hayatında yalnız Gazete işi ile uğraşmadı. Onun yanı sıra Van’ın çok farklı hizmet sektörlerinde de bulundu ve hepsinde de muvaffak oldu. Benim bilebildiğim bu hizmetlerin dışında da mutlaka bilemediğimiz hayırlı ve güzel hizmetleri de mutlaka olmuştur.

Onun Van’a kazandırdığı eserlerinden biri de Sanat Sokağı’nda bulunan mimarisi sinema olarak yapılmış olan Emek Sinemasıdır. Bu gün sinema çok önemli addedilmese de o yıllarda halkın en çok gittiği ve en çok takıldığı dünyaya açılan kültür sanat penceresiydi sinemalar.

Çocukluk ve gençlik yıllarımızın en önemli ve en keyifli eğlencesiydi sinema.

Van’da 1963 yılında hizmete açılan Kışlık Kapalı Emek Sineması zamanında yapılan Türkiye’nin en önemli ve en ihtişamlı sinemalarından biriydi. Açılışını da sanayici iş insanı merhum VEHBİ KOÇ’la birlikte yapmıştı.

Türkiye’nin en iyi sinemaları tek, tek sayılırken Emek Sineması da bunların arasındaydı.

Böyle güzel bir eseri vücuda getirende yine rahmetli Remzi Perihan’dı.

Bunun yanı sıra Van’ın seyahat sektöründe otobüs işletmeciliğine hasret kaldığı yıllarda Perihanoğlu Persal otobüsleriyle otobüs işletmeciliği sektöründe de yer aldı rahmetli Perihan.

Bütün bunların ötesinde 1962 yılında Van Ticaret Odasını kurarak yıllarca Ticaret Odası Başkanlığı, Meclis Başkanlığı yaptı. Bu onurlu ve gururlu hizmette yine ona aittir.

Diğer Vakıf Dernek vs. bir kısım amme hizmetlerinde de bulundu.

Hasılı kelam yaşadığı zaman içersinde Van’a en çok hizmet eden ve her yerde saygı ile anılan ve karşılanan bir insan olarak 30 Eylül 2007 yılında bu fani aleme veda ederek ahiret konağına göçtü.

Bu günde onu, hatırlamak ve anmak elbette ki bu Van’ın bir insanı olarak bizlere bırakmış olduğu bu güzel eserlerden dolayı bir vefa borcumuz olduğu içindir ki bu satırları kaleme alma bizlere, bana nasip oldu.

Remzi Perihan’ı rahmetle ve hürmetle anarken yazımı, Vefat ettiği günlerde kendisine ithafen Vansesi’nde yayınlanan şiiri ile noktalıyorum.

REMZİ PERİHAN’A

Zaman rüzgârına meydan okuyan

Koskoca bir çınardı Remzi Perihan

Basın dünyasına hep hayat sunan

Çağlayan bir pınardı Remzi Perihan.

**

Bu gün unutulmayacak çok acı bir gün

Dostlarına vefatı verdi çok hüzün

Çok ince eleyip sık dokuyup her gün

Vansesi’ni sunardı Remzi Perihan.

**

Çok çalıştı didindi ve çok uğraştı

Nice zorlukları da çok kolay aştı

Gazetesi de yetmiş yıla ulaştı

Vansesiyle gururlandı Remzi Perihan.

**

Gurur ve kibir nedir asla bilmezdi

Hiç kimsenin kalbini de kırmazdı

Beddua etmezdi ve ah da almazdı

Adam gibi adamdı Remzi Perihan.

**

Kendi sahasında bir büyük usta idi

Vansesi bayrağıyla hep burçta idi

Ne yazık son günler çok hasta idi.

Buna da şükür ederdi Remzi Perihan.

**

Gayet nazik beyefendi bir adam

Dedi ki; sıram geldi çağırır Mevla’m.

Eylül rüzgârlarının estiği bir akşam

Elveda dostlarım dedi Remzi Perihan.

 
 

Bakmadan Geçme