ACILARIN BAŞKENTİ: BEYRUT

1970’li yıllardı. 

Ülkemizde her gün onlarca genç sağ-sol çatışmasında hayatını kaybediyordu. O yıllarda Lübnan’da iç savaş, kaos yaşanıyordu.  Trajik çatışma haberlerini gazetelerde okuyor, radyoda dinliyorduk.  

Ortaokul çağlarındaydık. TRT radyolarında "Dürzü milisler, Sağcı Hıristiyan Falanjist milisler, Solcu Müslümanlar… " diye başlayan haberleri dinlerken Lübnan’da olup bitenleri kavramaya çalışıyorduk. Fakat çözümü zor bilmece gibi gelen iç savaşı anlamakta gerçekten güçlük çekiyorduk.

Bombaların patladığı, oluk gibi kan akan Lübnan’da sahnede Dürzî Milisler,  Şii Amal Örgütü, Fetih Hareketi, Nebih Berri Örgütü, Ebu Nidal Örgütü, Hristiyan Falanjistler, Filistin Kurtuluş Örgütü, Hizbullah, Sol eğilimli gruplar, Marunî Falanjistler, Sağcı gruplar ve diğer örgütler vardı.    Bir dönem bazı yasa dışı silahlı terör örgütlerinin (Ermeni Terör Örgütü ASALA vd.) barınarak eğitim gördüğü Lübnan iç savaşında 230 binden fazla kişi hayatını kaybediyordu.

Etnik, siyasi, dini ve mezhepsel ayrılıkların çatıştığı, bölgesel ve küresel güçler desteklediği, farklı din, mezhep ve siyasi görüşleri karşı karşıya getiren bugün Suriye ve Libya’da yaşananların bir benzeri Lübnan İç Savaşı’nda yaşanıyordu.  Arka planda yine İsrail, ABD, Rusya, Fransa, İngiltere ve diğer bazı ülkeler bulunuyordu.   

Burada bir parantez açmak istiyorum. Destekledikleri gruplar veya doğrudan dâhil olarak Lübnan’da iç savaş çıkarmayı başaran küresel güçler ülkemizde de bazı örgütleri desteklemelerine, toplumu derinden yaralayan acı olayların yaşanmasına rağmen çok arzu ettikleri iç savaş senaryosunu hayata geçirmeyi başaramıyorlardı. 

Osmanlı hâkimiyetinde yaklaşık 400 yıl kalan Lübnan'ın çeşitli din ve mezheplerden oluşan halkı,1. Dünya Savaşı'ndan sonra girdiği Fransız mandasından 22 Kasım 1943'te kurtularak bağımsızlığına kavuştu ancak daha sonra çok ağır maddi hasara ve can kaybına yol açan, 15 yıl süren iç savaş yaşadı. Savaş 1991 yılında sona erdiğinde geride harabeye dönen Osmanlı dönemini mumla arayan Lübnan kalıyordu.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ  

Bakmadan Geçme