Karamollaoğlu'ndan İstanbul Sözleşmesi çıkışı! Şiddeti önlemiyor

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İstanbul Sözleşmesi için, 'Cinsiyetsizleştirme konusu kadına şiddeti önlemek değil, aileyi yok etme politikası.' değerlendirmesinde bulundu.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Habertürk TV'de "Gerçek Fikri Ne" programının canlı yayın konuğu oldu. Gazeteci Kemal Öztürk, İsmail Saymaz, Nagehan Alçı, sorularını cevaplayan Temel Karamollaoğlu, İstanbul Sözleşmesi'ne neden itiraz ettiğini açıkladı. Karamollaoğlu, "Cinsiyetsizleştirme konusu kadına şiddeti önlemek değil, aileyi yok etme politikası. İstanbul Sözleşmesi toplumun değerlerini yok sayıyor. Bu metne eski komünist ülkeler imza atmıyorlar. Rusya da dahil. Türkiye'de nasıl olmuş da ittifakla bu metin geçmiş şaşırıyorum." dedi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İstanbul Sözleşmesi ile ilgili şöyle konuştu:

"DÜNYADAKİ GELİŞMELERLE İLGİLİ ENDİŞELERİMİZ VAR"
"İstanbul Sözleşmesi'nin içinde arkadaşlarla, hukukçularla beraber 3 seans yaptık. İstanbul Sözleşmesi enteresan bir sözleşme. Temelde iki konu, bir kadına şiddetin önlenmesine mutlaka izin vermeliyiz. İki ailenin korunması. Bu iki husus üzerinde durduğumuz temel değerler. Eğer bunu koruyamıyorsa ki dünyada farklı bir gelişme vardı o zamanda. Bu tip sözleşmeler, konuşulmadan geçiyor genelde. Bu toplumda şiddet derken cinsiyetsizleştirme istikametinde gelişme sağlıyor, değerleri ortadan kaldırıyor. Burada bir şey varsa alınır, enine boyuna tartışılır, birtakım tadilatlar konuşulur. Bu iki husus, kesinlikle kadına ve genelde aile içinde şiddetin önlenmesi, ikincisi ailenin mutlaka korunması. Bizi endişe ettiren birtakım gelişmeler var. Toplumdan, herkesten istediğimiz şu; esas itibariyle bu konuya genel manada yaklaşılırsa dünyadaki gelişmelere paralel endişelerimiz var, bu endişelerin ortadan kaldırılması gerekir.

"İSTANBUL SÖZLEŞMESİ TOPLUM DEĞERLERİNİ YOK SAYIYOR"
Dünyadaki gelişmelerde şunu görüyorum, çocukların daha ilkokuldaki eğitimden itibaren cinsiyet duyarlılığı ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Kız çocuğu kız çocuğu, erkek çocuğu erkek çocuğudur. Bunları ille de aynı tuvaleti kullanacaksınız demenin anlamı yoktur. İstanbul Sözleşmesi'ne yapılan atıflar dikkate alınarak bir değerlendirme yapılmalı. Bütün dünyada cinsiyetsizleştirilmeye yönelik bir eğilim var. Bu eşcinsellikle alakalı bir şey değil. Dünyada özellikle ele alınan, işaretlerini gördüğümüz bir gelişme. Nüfus kütüklerinde niye cinsiyet kaldırıldı? Niye pasaportlarda cinsiyet kaldırıldı? Bu sizin de başkalarının da oturup, farklı kanaatte olanların buradan çıkan atıfları dikkate alarak değerlendirmeye ihtiyaç var. İnsanlar bunların üzerinde durmuyor. Aile mefhumu şu anda Avrupa'da yok oluyor, bizde de yok olmaya götürülüyor. Cinsiyetsizleştirme konusu kadına şiddeti önlemek değil, aileyi yok etme politikası. İstanbul Sözleşmesi toplumun değerlerini yok sayıyor. Bu metne eski komünist ülkeler imza atmıyorlar. Rusya da dahil. Türkiye'de nasıl olmuş da ittifakla bu metin geçmiş şaşırıyorum."

Kaynak: Milli Gazete

Bakmadan Geçme