DEPRESYONDA MISINIZ?


 "Öylesine acı çekiyorum ki sanki damarlarımda binlerce cam kırıkları bütün bedenimi dolaşıyor. Çok canım yanıyor, sanki ruh kanseriyim. Artık hayatın, yaşamanın anlamı kalmadı, hiçbir şeyden zevk alamıyorum. Eskiden keyif aldığım hiçbir şeyi yapmak istemiyorum, arkadaşlarımı, akrabalarımı görmek istemiyorum. Sese, kalabalığa tahammülüm, insanlarla konuşmaya gücüm yok. Geceler kabus gibi. Gece olmadık saatlerde uyanıyorum her şey gözümde büyüyor, yaşadıklarımın hep negatif yönlerini düşünüyorum, bütün sorunlar çözümsüz, sürekli düşünüyorum, içinden çıkamıyorum. Yatağın içinde uyumaya çalışırken bitkin düşüyorum. Sabah olunca da kalkmak istemiyorum. Hiçbir şey yapmak gelmiyor ki içimden İşimde eskiden çok başarılıyken hatalar yapmaya başladım. Dikkatimi toparlayamıyorum, konsantre olamıyorum. İş arkadaşlarım "neyin var " diye soruyorlar. Ailemi ihmal ettim. Çocuklarıma eşime öfkeli davranıyorum, kalplerini kırıyorum, sonra da çok üzülüyorum, pişman oluyorum. Kendime söz veriyorum onları kırmayacağım diye ama yapamıyorum. Çektiğim acı o kadar büyük ki bazen ölsem de kurtulsam düşünceleri geçiyor aklımdan. Dini inançlarım engel oluyor. Çocuklarımın bana ihtiyacı var. Onların yanında olmalıyım. İnsanlar psikiyatriste giderlerdi onları anlayamazdım. Bir gün benim de psikiyatriste gidebileceğim aklıma gelmezdi, çözümsüzlük içerisindeyim, yardımınıza ihtiyacım var. Doktor hanım sizce düzelebilir miyim, durumum çok mu ağır?"
DEPRESYONUN BİLİŞSEL BİLEŞENLERİ:
İnsanlar karşılaştıkları olaylara yükledikleri olumsuz ve çarpıtılmış anlamlardan dolayı depresyona girerler. Yanıltıcı olan ve kişiyi yanlış yönlendiren bu görüş ve düşünceler, gerçek gibi görünürlerse de aslında hiç de öyle değildirler. Kişiler karşılaştıkları olayın önemini gözlerinde büyütürler ve çıkardıkları anlamları genelleştirme eğilimide olurlar. Böyle olunca sağduyuyla düşünme ve sağlıklı akıl yürütme ortadan kalkar.
Kişinin KENDİSİ, ÇEVRESİ VE GELECEĞİ ile ilgili düşünce çarpıtmaları - yanlışları BİLİŞSEL ÜÇLÜ olarak tanımlanır. Tetikleyici bir yaşam olayından sonra kendiliğinden uyarılır ve düşünceler bilinçli ayrımında olmada otomatik olarak akıp gider.Kişinin algı dünyası ve bedeninde yapacağı olumsuzluğu yapar.
Düşüncelerimiz giydiğimiz giysiler gibidir, istersek bunları değiştirip yeni bir kılığa bürünebiliriz. Üzerimize daha oturan ve daha güzel bir görünüm sağlayan giysileri seçmek bizim elimizdedir. Benzer biçimde depresyon düşünceleri alt edilirse, depresyon duyguları da alt edilmiş olur.
Daha önce hiç depresyona girmemiş biri, depresyondaki kişilerin nasıl olup da depresyon düşünceleri içinde olduğunu anlamayabilir. Düşüncelerinin gerçek dışı olduğunu ve içinde bulundukları durumun sürüp gitmesine yol açtığını nasıl göremediklerine şaşırırlar. Depresyon düşünceleri gibi duyguları da birbiriyle ilintilidir.
Depresyonu başlatan tetikleyici yaşam olayları olabilir.Umulan ya da beklenilen bir şeyin elde edilememesinden dolayı bir düş kırıklığı yaşanabilir. Ancak kişi kendi kendine buna katlanamayacağını söyleyebilir. Burada kişinin katlanamadığı nedir? Umduğu ya da istediği şeyin olmaması mı yoksa bunun sonucunda yaşadığı sıkıntı mı?
Depresyonla ilgili düşünceler bilişsel konularına göre ayrılacak olursa;
ÇÖZÜMSÜZLÜK, ÇARESİZLİK
"Baş edemem"
"Üstesinden gelemem "
"Başa çıkamam"
"Altından kalkamam"
UMUTSUZLUK
"Hep acı çekecekmişim gibi geliyor"
"Hiçbir zaman daha iyi olamayacağım"
"Geleceğim karanlık görünüyor"
 DEĞERSİZLİK
"Yetersiz biriyim, hiç bir şeyi doğru yapamam"
"Çıkış yolu bulamıyorum"
"Olanı biteni hiç değerlendiremiyorum"
SUÇLAMA
"Hepsi benim yanlışımdan kaynaklanıyor"
"Hiç böyle bir yanlış yapmamalıydım, hiç kabul edilebilir değil…"
 "En iyisini yapmalıyım, her şey mükemmel olmalıydı yoksa ben değersizim"
VAN HABERLER,HABERLER VAN

Bakmadan Geçme