NEVRUZ BAYRAMI


 "Nev" yeni,"ruz" gün demek… Yani yeni gün!
Nevruz büyük bir coğrafyanın; Asya, Ortadoğu, Balkan uluslarının bayramıdır.
Hayatın canlanmasının, doğanın yenilenmesinin günüdür. İran ve Bahaî takvimine göre yılın ilk günü sayılır.
Her 21 Mart günü baharın gelişini kutlamak için ateşler yakılır, su kenarlarında sembolik olarak evi olmayanlar evi olsun muradıyla minyatür evler yapar, çocuğu olmayanlar çocuk, hastalığı olanlar deva dilekleri diler; sulara dilek mektupları, çiçekler atılır, bir araya gelen eş, dost, akraba ve komşular sofralar donatarak bahara merhaba derler.
Asya ülkelerinde farklı kutlama biçimleri olsa da Nevruz'da ana tema tabiatın baharla buluşmasıdır.
2010 yılından başlayarak Birleşmiş Milletler Kurulu tarafından Nevruz'u "Dünya Manevi Kültür Mirası" listesine dâhil edilmiş ve 21 Mart Dünya Nevruz Bayramı olarak kabul edilmiştir.
Türklerin, Azerilerin, Özbeklerin, Taciklerin, Farsların, Karakalpakların, Kazakların, Kırgızların, Tatarların, Kürtlerin biçim olarak aynı olsa da içerik olarak farklı kutladıkları Nevruz'un odak noktası doğanın eskiye direnişi ve yenilenmesi üzerinedir.
Anadolu'da Nevruz öncesi tabaklar üzerine baklagillerden ne varsa konur, üzeri tülbentle örtülüp çimlenmesi beklenir. Yeşillenen çimlenmelerin önüne ayna konarak yeşil ve gün ışığının yansımasından; sağlık, bereket fışkıracağı ümit edilir. Doğal boyalarla yumurtalar boyanır çocuklara dağıtılır. Yakılan ateşler üzerinden atlanır, halaylar çekilir, türküler söylenir. Seçilen objelerin tümü yenileşme ve bereket üzerinedir. İnsanın doğaya saygısını ifade eden bu geleneksel gösterinin amacında hayatı kavramak ve sevmek yatar.
Etnik kökenimiz ne olursa olsun Nevruz hepimizin bayramı. Bu güzelliği şiddet eğilimli gösterilerle provoke etmek Nevruz'un ruhunu yok eder!
Her zaman olduğu gibi dileğimiz Nevruz'un ulusumuz ve dünyamız için birlik, beraberlik, esenlik, kardeşlik ve barışın müjdecisi olsun!

Bakmadan Geçme