Doğu'da Kene Vakaları Arttı

Tatvan Devlet Hastanesi Enfeksiyon ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Uzm. Dr. Çetin Turan, keneler tarafından taşınan Nairovirüs isimli bir mikrobiyal etken tarafından neden olunan ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgular ile seyreden hayvan kaynaklı bir enfeksiyon olan Kırım-Kongo Hemorajik Ateş, kene vakalarının bölgede son yıllara oranla büyük ölçüde artış yaşandığını söyledi.

Tatvan'da son aylarda kene şikayetiyle hastaneye başvuran kişi sayısının 200'ün üzerinde olduğuna dikkat çeken Enfeksiyon ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Uzm. Dr. Çetin Turan, kene şikayetiyle hastaneye başvuran iki vakada ise kırım kongo'nun zehirli türünün tespit edildiğini ve tedavi amacıyla Van'a sevk edildiğini açıkladı.

"HAVA SICAKLIĞI ETKİLİYOR"

Kene vakalarının artışını havaları ısınmasına bağlayan Uzm. Dr. Çetin Turan, vatandaşlar keneler konusunda dikkatli olmaları ve kene ısırması durumunda keneyi vakanın kendisinin çıkarmaması gerektiğini çıkarılması için en yakın hastaneye başvurması gerektiğini belirtti.

Kene vakalara karşı sergilenen duyarsız davranışlar nedeniyle bu vakaların çoğu kez ölümle sonuçlanabileceğine vurgu yapan Dr. Turan, kenelerin sadece kırsal alanlarda değil tüm alanlarda bulunabileceğini ifade ederek, "Özellikle kırsal alana çalışmaya giden yada piknik yapmak amacıyla kırsal alanlara giden vatandaşların eve dönüşlerde mutlaka vücudunu kontrol etmesi gerekiyor. Aksi taktirde vücutta kalan keneler çoğu kez zehirli türden olabiliyor ve buda ölümle sonuçlanabiliyor." Dedi.

"BELİRTİLERİ"

Kenenin ısırdığı vakalarda ilk olarak baş ağrısı ve halsizlik baş gösterdiğini müdahale edilmemesi durumunda ise kusma, burun kanaması, gözlerde kanlanma, ishal ve daha bir çok rahatsızlık ile devam edebileceğini aktaran Çetin Turan, "Hastalığın geri dönüşü olmayabilir. Bu yüzden keneden korunmak gereklidir. Müdahale edilmemesi durumunda durum ölümle sonuçlanabilir ."

"SON AYLARDA 200 KİŞİ BAŞVURDU, 2'Sİ VAN'A SEVK EDİLDİ"

Ağırlıklı olarak mayıs ayından itibaren kene vakalarını görmeye başladıklarını anlatan Dr. Turan, "Öncelikli olarak daha çok kırsal kesimden şikayet gelmekte. Şu ana kadar 200'ün üstünde vaka geldi. Bunlardan 2'sini Van'a sevk ettik. Bu yıl vaka sayılarında ciddi bir atış söz konusu. Bu da havaların birden fazla ısınması ve kenelerin aktif faza geçmesi, insanların tarımla uğraşmaya aynı dönemde başlaması dolayısıyla da buna bağlı kene ısırığı vakalarının arttığını düşünüyoruz. Hastalık seyrine baktığımızda geçen yıllara oranla büyük ölçüde farklılık var. Her seferinde aynı şeyi vurguluyoruz, kene ısırığı ile karşılaştığınızda bir sağlık kuruluşuna başvurunuz. Kendiniz ilkel yöntemlerle bunu çıkarmayınız. Artık yaz mevsimindeyiz, ahırların temizlenmesi ve beyaz badana yapılması konusunda sürekli uyarılarda bulunuyoruz. Çünkü keneler, soğuk, ıslak ve kirli yerlerde daha kolay yaşayabiliyor. Oraları beyaz badana ve dezenfekte yaptıklarında hem keneyi görme imkanları artar hem de barınma şansını azaltmış olurlar" diye konuştu.

"KENELERDEN KORUNMA YÖNTEMLERİ"

Kırsal kesimde çalışırken pantolon paçalarını çorap içlerine, giysi kollarını ise eldiven içine sokarak çalışılması uyarısında bulunan Turan, "Eve döndüklerinde ise vücutlarında kene muayeneleri yapmalılar. Ama bunlar hala tam yapılmıyor ki biz hala kene vakalarıyla karşılaşıyoruz. Çok şükür şimdiye kadar ölümcül bir vakamız olmamıştır. Umarım bundan sonra da olmaz. Burada ölümü tetikleyen sebepler ise hastanın ısırıldıktan veya kendinde belirti çıktıktan sonra bir sağlık kuruluşuna başvurmaması. Bunu artık öğrendik, Kırım Kongo'nun spesifik olarak etkene dönük bir tedavisi yok. Destek tedavisi ise çok önemli, çünkü kene ısırdıktan sonra vücuda giren virüs çok hızlı bir şekilde bağışıklık sistemini çökertmeye yönelik hareket ediyor. Öyle bir hale geliyor ki hem yaygın olarak kanamalar meydana geliyor hem de vücuttaki koruyucu hücrelerin miktarını ve cinsini azalttığı için hastalar birden bire düşkün hale geliyorlar. Bu hastalarda kanama çok önemli, kaybedilen hastalara baktığımızda vücudun değişik bölgelerinde çok ani ve hızlı kanamalarla yaşamını yitirdiklerini görüyoruz. Tıp dilinde vücudun hemodinamik denge dediğimiz dengenin bozulması ölümde çok önemli. O nedenden dolayı ısırılan vakaların, kendinde biraz halsizlik, bulantı, kusma, ateş, ishal, aşırı halsizlik, kas ve eklem ağrısı gibi belirtiler olduğunda lütfen bir sağlık kuruluşuna başvursun. Başka bir hastalığın belirtisi çıksa bile sağlık kuruluşuna gitmeyi ihmal etmesinler. Çünkü erken teşhis, hastaların vücut dengeleri bozulmadan yapılacak bir tanı ölümcül vakaların engellenmesinde çok önemli" şeklinde konuştu.

"BÖLGEDE DEĞİŞİK KENE TÜRLERİ VAR"

Bölgede değişik kene türlerinin bulunduğunu kaydeden Turan, "Kenenin birçok çeşidi var. Bütün bu kenelerin hepsi aynı virüsü taşımıyorlar. Keneler kolay saklandıkları ve nemli bölgeleri tercih ediyorlar. Biz hastalar hastaneye geldiklerinde bütün vücudunda kene muayenesi yaparak dezenfektanla yıkatıyoruz. Kenenin vücutta kalması süresi çok önemli, ne kadar kalırsa o kadar virüs salıyor vücuda. Ayrıda keneyi bireysel olarak çıkarmaya çalıştığımızda, cımbızla zorladığımızda kendini savunmak amaçlı olarak kene vücuda virüs kusuyor. Özetlersek kene vücutta ne kadar kalırsa, ne kadar kan emerse o kadar virüs yayar ve ölümcül hale gelir" şeklinde konuştu.

Bakmadan Geçme