GENÇLER, ANALİTİK DÜŞÜNMELİ Mİ?

Gençler, okullarda aldıkları akademik bilgilerin yanı sıra temel ahlaki değerleri de öğrenirler. Öğretmenlerimiz de haklı olarak öğrencilerinden; samimiyeti, çalışkanlığı, doğruluğu, yalandan uzak durmayı ve ön yargılı olmamaları gibi temel tutum ve davranışları beklerler.

Olması gereken de buydu zaten…

Bunu pekiştirmek adına, Yeşilçam ile Kemal Sunal’ın filmlerinde olduğu gibi hayata saf, doğal ve içten bakan insan portreleri çizilir bizlere. Yine aynı film karelerinde film kahramanlarının taşıdığı temiz duyguların hangi entrikalarla suistimal edildiği de senaryoda yer alır.

Özellikle 1950’lerden sonra teknolojinin merkeze alındığı ve yine 2015’li yıllardan sonra yapay zekânın hararetle konuşulduğu ve uygulanmaya başladığı, baş döndürücü bir hızda yaşamın şekillendiği bir dünya içerisinde sürüklenip gidiyoruz. Öyle ki saniyeler içerisinde binlerce yeni bilgi üretilmektedir.

Gazeteler, radyolar sonrasında ise televizyonlar ve sosyal medya araçları aracılığıyla toplumlar, çeşitli tasarım teknikleri, kelime oyunları ve mantık kurguları ile yönlendirilmeye başlandı. Dünya toplumları, olan bitenleri gerçeklik üzerinden değil de gerçekliğin kurgulanması yoluyla öğrenmeye başladılar.

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYIN

Bakmadan Geçme