Eğitimde Yaşanan Karmaşa!

Eğitimde her yıl yeni bir deneme yanılma yoluyla yapılan değişiklikler nedeniyle hem veliler hem öğrenciler ne yapacağını şaşırdı kaldı.
5+3+3 neyi vardı da değişti?
Hadi değişti diyelim, yenilik her zaman iyidir.
4+4+4 neyi vardı da değişti?
Birileri bu değişikliği yaparken getireceği faydayı ve zararı düşünemedi mi ?
Buyrun şimdi 4 mü olsun + 3 mü olsun + sahi nasıl yapacaklar acaba?
Birde okula başlama yaşı var tabi.
Haklılar eğitim çok önemli ne kadar erken başlarsa çocuklar o kadar çok eğitim alır.
Neyse okuma yaşının 7'den 5'e çekilmesini izleyen ilk eğitim yılını geride bıraktık.
Şükür oldu olmadı derken çocuklar yaz tatilindeler, ama sonuçların tartışılması sürüyor ve bitecek gibi de görünmüyor.
Bizim hiç böyle kaygılarımız olmamıştı.
Siyah önlükle başladık lise yıllarına kadar devam ettik. Sonra klasik forma okuduk bitti. Kimin okulu biterse önlüğü ya da formasını kendinden küçüğüne miras bırakırdı.
Oysa şimdi 5 yaşında çocuklar okula başlıyor. Her okulun kıyafeti ayrı bir masrafken şimdi kıyafet serbestliğini çıkardılar.
Biliyor musunuz sadec Ankara'da 5 yaşında okula başlatılan, fakat daha işin başında hem velinin hem de öğretmenin isteği ile okuldan geri alınan bebek öğrenci sayısının 1174. Bunu tüm Türkiye geneline yayınca düşünün kaç bebek okuldan geri alındı.
Olmadı işte ne yapalım.
Nasrettin hoca gibi göle maya karıştıralım bakalım tutacak mı?
Denemesi bedava nasıl olsa…
Fakat bu işler deneme yanılma yoluyla, inadım inat demeyle olmuyor işte.
O bebeklerin okula bakışı nasıl olacak şimdi. 5 yaşında okuldan alınmasına karar verildiğine göre her yaşta bu korkuyu yaşamaya devam edecek, okulu sevemeyecek ve birçok psikolojik sorunlar yaşayacak…
Gidenler okulu bitiren bebeklerin durumu da ayrı bir vaka..
Yılsonu geldiğinde yurt çapındaki birinci sınıf çocuklarının beşte dördünün okuma-yazmayı kavrama şöyle dursun, okula gelme nedenlerini bile anlayamamış oldukları saptandı.
Okuma-yazma uygarlığın temel koşuludur ve canlılar arasında sadece insanların becerebildiği bir üstünlüktür. Ama anne karnında ya da bebekken değil tabi. Bunu hep beraber gördük.
İlk öğretmen ve Atamızın bir sözü ile yazıma son vermek istiyorum. ''Türk, Öğün, Çalış, Güven''
Gelin övünmeyi bırakalım da, milletçe öğünelim, kalkınalım, çağdaşlaşalım ne dersiniz?...
Geleceğimiz çocuklarımız bizim gururumuzdur. Onlar üzerinde deneyler yaparak geleceğimizi karartmayalım…
Sevgiyle ilerleyin…
vanhaber, van, haber, van haber

bedia barak, eğitimde yaşanan karmaşa

Bakmadan Geçme