Bilgin: Ne Asker Anası Ağlasın, Ne Gerilla Anası Ağlasın

Memur-Sen Van İl Temsilciliği tarafından düzenlenen basın toplantısına Büro Memur-Sen Şube Başkanı Mahmut Gülaçar, Diyanet-Sen Şube Başkanı Nurullah Arvas, Bem-Bir-Sen Şube Başkanı Harun Altın, Enerji Bir-Sen Şube Başkanı M. Nuri Şahin, Eğitim Bir- Sen Başkan Yardımcısı Harun Yeşilova ile ulusal ve yerel basın mensupları katıldı. Bir kahvaltı sonunda düzenlenen basın toplantısında konuşan Memur-Sen Van İl Temsilcisi Hikmet Bilgin, “Barış sürecinin ülkemize, bölgemize ve ilimize vermiş olduğu güzellikleri 3 yıl boyunca rahat bir şekilde götürmemiz ve yüreğimizde yer alan o barışın, o sevginin olduğu bir vakitten, anaların gözyaşının ve kanın oluk oluk aktığı bir döneme girmesi bizi ciddi manada yaralamıştır. Biz tekrardan bu barış sürecini, o gencecik fidanların toprağa girmemesi adına bir araya geldik. Bizim için insan insandır. İdeolojisi, fikri ne olursa olsun,dağda gerilla olmuş veya karakolda asker olmuş bizim için hiç fark etmiyor. Bizim için her annenin gözyaşı, her gencimizin gözyaşı, bu ülkenin topraklarından çok daha kıymetlidir. Bu barış sürecine eğer ki bir katkı sağlayabileceksek, tekrar o kardeşlik duygularını bir araya getirebileceksek, biz kendimizi feda etmeye hazırız. Yeter ki, insan ölmesin, yeter ki bin yıllık kardeşlik duyguları devam ettirilsin” dedi.
Türk ve Kürt kardeşliğinin çok eskilere dayandığını anımsatan Bilgin, “Biz bu kardeşliğin temelini Malazgirt Savaşı’nda atmışız. Kardeşliğimiz buradan gelirken cumhuriyetle beraber bir inkar, bir asimilasyon, bir sürgün olayı ile karşılaştık. Bu bizim duygularımız, bizim kardeşliğimiz değil. Bizim kardeşliğimiz o gün Malazgirt Savaşı’nda atılan adımlarla geldi. Ölen 50 bin canın Kürt, Türk, Laz veya Çerkez olması çok mu önemli. Asla değil. Çünkü gözyaşının ve kanın rengi, ırkı, mezhebi olmaz olamaz. Eğer ki bir askerin annesi ve eşi ile bir gerillanın annesi ve eşini bir araya getirebilirsek, onları kaynaştırabilirsek ve onların o çığlıklarını duyabilirsek, kesinlikle çözüm gelecektir. Çözüm Etiler’de oturan akil adamlarla olmaz. Çözüm; bu bölgede kanın kokusunu alan, gözyaşını yüreğinde hisseden insanlarla olur. Hayvanlar bile bu barış sürecini anladı ama maalesef bazı insanlarımız bunu anlayamadı. En kötü barış, savaşın en güzelinden iyidir. Biz bunu söylüyoruz ve bu şekilde olmasını temenni ediyoruz” şeklinde konuştu.